[Kayıt ol]   [Şifremi unuttum!
Kullanıcı adım:   Parolam:  
 
Yazar Mesaj   #19554  08-04-2010 12:43 GMT+2 saat  

moonlight


Admin


Tecrübe Puanı.: 96%
Ruh Hali: Neþeli
Mesaj 4213
Şehir: istanbul
Ülke:
Meslek: gecelerin adamı :))
Yaş: 36
Facebook'ta Paylaş
kaç puanla açıköğretime gidilir?
kaç puanla lisans (4 yıllık bölümler)
tercih edilebilir?


Üniversiteye girişlerde baraj puanlar 140 ve 180 olarak belirlendi
Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK), üniversiteye girişlerde uygulanacak baraj puanları açıkladı. Buna göre, açık öğretim ve ön lisans programları için 145, lisans programları için ise 180 baraj puan şartı getirildi.

YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan, Genel Kurul toplantısı sonrasında gazetecilere açıklamalarda bulundu. Özcan’ın yaptığı açıklamaya göre, Yükseköğretim Genel Kurulu’nun 21.7.2009 tarih ve 1266 Sayılı kararının 3., 4. ve 5. maddeleri hakkında Danıştay 8. Dairesi tarafından yürütmenin durdurulması kararı verilmesi üzerine ortaya çıkan hukuki boşluğun doldurulması zorunluluğu karşısında, herhangi bir karışıklık olmaması içi, söz konusu maddeler kaldırıldı.

Gelecek yıl uygulanacak üniversiteye giriş sisteminde, Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) puanları ile yerleştirme yapılan programlar ile Lisans Yerleştirme Sınavı (LYS) puanları esas alınarak yerleştirme yapılan programlarda, ilgili Ağırlıklı Ortaöğretim Başarı Puanı (AOBP), adayın kendi alanında bir programı tercih etmesi halinde 0.15; alanı dışında bir programı tercih etmesi halinde ise 0.13 ile çarpılacak. Ortaya çıkan sayının sınav sonucuna eklenmesi suretiyle, yerleştirmeye esas olacak puan belirlenecek.

Adaylardan öğretmen lisesi ve meslek lisesi mezunu olanların, sınavsız kayıt hakkı olanlar dışında, kendi alanlarındaki programları tercih etmeleri halinde ilgili ağırlıklı ortaöğretim başarı puanlarının 0.05 ile çarpımı sonucunda bulunan puan, ayrıca eklenecek.

Meslek yüksek okullarının sınavsız geçişten boş kalan kontenjanlarına, açık öğretim programlarına ve meslek liselerinin devamı niteliğindeki lisans programlarına YGS puanları esas alınarak yerleştirme yapılacak.

BARAJ PUANLAR 140 VE 180 OLARAK BELİRLENDİ

Sınavsız geçiş dışındaki ön lisans ve açık öğretim programlarını tercih edebilmek için en az 140 YGS puanı gerekecek. YGS puan türlerinden en az birinde 180 puan alan adaylar LYS sınavlarından istediklerine girme hakkı kazanacaklar. Lisans programını tercih edebilmek için ilgili puan türünde en az 180 puan almak gerekecek.

Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) ile Lisans Yerleştirme Sınavı (LYS) sonucu oluşan her puan türünde, Türkiye genelinde ilk bin kişi arasına giren adayların yerleştirme puanı hesaplanırken, Ağırlıklı Ortaöğretim Başarı Puanı’nı da tercih edeceği bütün programlar için, alan içi katsayı değeri kullanılacak.

KATSAYI SİSTEMİNİN UYGULANMASI İMKÂNSIZ HALE GELMİŞTİ açıköğretim tercih edecek olanlar lys ye girmeyecek mi girecek mi?

Öte yandan YÖK Başkanı Özcan, konuşmasında 1998 yılında üniversiteye giriş sisteminde esaslı bir değişikliğe gidildiğini hatırlatarak, “1999 yılına kadar, ortaöğretim müfredatının tamamına dayalı bilgi ölçmeye yönelik bir sınav sistemi uygulanıyorken, bu değişiklikle sınav sistemi, ilköğretimin tamamı ile ortaöğretim kurumlarının birinci sınıflarında okutulan ortak derslerden edinilen bilgiye dayalı, bir yetenek sınavına dönüştürülmüştür.” dedi.

Özcan, ortaöğretimin diğer sınıflarında okutulan derslerdeki başarı ve ortaöğretimdeki alanlardan yükseköğretime yönlendirmenin katsayı uygulaması ile sağlanmaya çalışıldığını kaydetti. Bu uygulamanın öğrencilerin yetenek sınavına odaklanmasına yol açtığını belirten Özcan, “Ortaöğretim diğer sınıflarındaki derslere ilgiyi azaltmıştır. Bu durumda öğrencilerin yükseköğretime daha az donanımlı gelmeleri sonucunu doğurmuştur.” diye konuştu.

Özcan şöyle devam etti: “Bu olumsuzlukları gidermek amacıyla 2005 yılında yetenek sınavının yanında, ortaöğretim müfredatının tüm derslerinde verilen bilgiyi ölçmeyi amaçlayan yeni bir sınav sistemine geçilmiştir. 2009 yılında ise bu sistem daha da geliştirilmiş, sınav iki aşamalı hale getirilmiştir. Bilgiyi ölçmeyi amaçlayan bu sistemde her bir alana ilişkin soru sayıları artırılmış, farklı puan türleri oluşturularak öğrencilerin belirli alanlara yönlendirilmeleri ve daha donanımlı olarak yükseköğretim programlarına yerleştirilmeleri amaçlanmıştır.”

Özcan, 1999-2008 döneminde uygulanan sınav sistemlerinde adayların orta öğretimden kazandığı alan bilgileri ile tam örtüşmeyen, aynı puan türü içinde değerlendirilen ama farklı yeterlilikler gerektiren programlara yerleştirme yapılırken, 2010 yılında uygulanacak olan yeni sistem ile her programın gereksinim duyduğu yeterliliklerin esas alındığını vurguladı. Yeni yerleştirme sistemi ile öğrencilerin, ortaöğretimdeki alan ve kazanımları doğrultusunda yükseköğretim programlarına yerleşme imkânına kavuştuğunu belirtti.

Yükseköğretime giriş sınav sisteminde 1999-2009 döneminde ortaya çıkan bu gelişmelerin, katsayı sisteminin 2010 itibariyle uygulanmasını imkânsız hale getirdiğini ifade eden Özcan, “Yükseköğretim Kurulu’nun 21.07.2009 tarih ve 1266 sayılı kararı bu gerekçe ile alınmıştır. Ancak, Danıştay söz konusu kararın katsayıya ilişkin düzenlemelerinin yürütmesini durdurmuştur.” dedi.

YENİ DÜZENLEMEDE, YARGI KARARININ GEREKÇELERİ İRDELENDİ

Özcan, Danıştay’ın vermiş olduğu yürütmeyi durdurma kararı nedeniyle oluşturulan hukuki boşluğu gidermek amacıyla, yeni bir karar alınması gereği ortaya çıktığını belirtti.

Yeni düzenleme yapılırken, yargı kararının gerekçelerinin irdelendiğinin altını çizen Özcan, “Anayasamızın, 2., 5., 12., 13. ve 42. maddeleri, 1739 Sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun ilgili hükümleri ile yükseköğretime giriş sınav sistemindeki gelişmeler bir bütün halinde ve karşılaştırmalı olarak değerlendirilmiştir.” şeklinde konuştu.

Özcan, şöyle devam etti: “Bu doğrultuda, her ne kadar iki aşamalı yeni sınav sisteminde sınav soruları ve puan türleri yolu ile yönlendirme yapılıyor ise de, Danıştay kararı uyarınca bu yönlendirmenin farklı katsayı uygulaması ile desteklenmesi yoluna gidilmiştir. Katsayı farkı belirlenirken, Danıştay kararında belirtilen yönlendirme ve Anayasamızın 13. maddesinde belirtilen ölçülülük ilkesi esas alınmıştır. Nitekim Anayasanın 13. maddesinde ortaya konulan ölçülülük ilkesi esas olarak bireyin temel haklarını Devlete karşı korumayı amaçlamaktadır. Bu çerçevede yönlendirme amacıyla getirilen sınırlama, hiçbir zaman bireyin yükseköğretim hakkını ortadan kaldırmamalı; sadece istediği takdirde beklenebilecek makul seviyede bir gayret ile bu sınırlamayı aşabilmesine imkân vermelidir. Tersine bir uygulama, hem yönlendirme hem de ölçülülük ilkesinin amaçlandığı sınırları aşan, bireyi katlanamayacağı bir sorumluluk altına sokarak, Anayasanın 5. maddesinde güvence altına alınan bireyin maddi ve manevi varlığının gelişmesini engelleyecek bir niteliğe dönüşebilecektir. Bu temel ilke ve yaklaşım, farklı katsayıların belirlenmesinde ölçüt olarak alınmıştır.”

ÖSYM Başkanı Ünal Yarımağan ise gazetecilere yaptığı açıklamada sınav takviminde herhangi bir aksama olmayacağını söyledi.

Bu mesaj ahmet tarafından düzenlendi (13-04-2010 11:37 GMT+2 saat, ago)
__________________
Gender_Bay Çevirimiçi durumu