[Kayıt ol]   [Şifremi unuttum!
Kullanıcı adım:   Parolam:  
 
Yazar Mesaj   #17613  01-10-2009 19:05 GMT+2 saat  

moonlight


Admin


Tecrübe Puanı.: 96%
Ruh Hali: Neþeli
Mesaj 4213
Şehir: istanbul
Ülke:
Meslek: gecelerin adamı :))
Yaş: 37
Facebook'ta Paylaş
11.SINIFLARI 2.DÖNEM 2.TÜRK EDEBİYATI SINAVI SORULARI VE CEVAPLAR
yazılıda çıkabilecek sorular ve cevapları

S.1) Aşağıdaki üç şiirin temsil ettikleri anlayış (saf şiir, milliyetçi şiir, manzum hikaye) bakımından hangi anlayışta yazıldıklarını açıklayınız.?

Uyu yavrum,yine şimsek çakıyor,

Şehit baban gelmiş bize bakıyor

Yarasından kızıl kanlar akıyor

Bu yarayı dur bağlayım ninni!

Sen ağlama ben ağlayım ninni!
Gün bitti. Ağaçta neş’e söndü.

Yaprak ateş oldu, kuş da yakut;

Yaprakla kuşun parıltısından

Havzun suyu erguvana döndü
Geçen akşam eve geldim. Dediler:

-Seyfi Baba

Hastalanmış, yatıyormuş.

-Nesi varmış acaba?

-Bilmeyiz, oğlu haber verdi geçerken bu sabah.

-Keşki ben evde olaydım… Esef ettim, vah vah!



FERHUNDE KALFA”dan

“…Düğüne karar verildikten sonra ufak bir korku ile sevinmekten hali kalmamıştı.Birden silkinerek kendini hakikate davet etti.:Çılgın Kız!Çifte düğün yapacak değiller a!Her şeyin sırası var.

Kıskanmıyor, aksine o beklenen sıra çabuk gelmek için herkesten ziyade o telaş ediyordu.Her sabah çarşıya çıkılmak lüzumunu küçük hanımın hatırına o getiriyordu.Üsküdar çarşısından aldıkları türlü türlü kumaş paketleri,sırmalı bohçalar kollarında birikiyor,bunları kimseye taşıttırmıyordu.

..Bu vakıadan sonra Ferhunde’ye başka bir hiffet geldi.Bu defa emelinin ufkuna ciddî ve sarîh bir umut dikilmişti.Düğünde Ferhunde’nin şahsiyeti taaddüt etti.

…Ferhunde hiç cevap vermedi,çevrildi ve dışarıya baktı,inanamıyordu.Kendi kendine mırıldanırken arkasından işittiler:”Tamam!diyordu.Bekle,bekle de lalaya var…..”

S.2) Halit Ziya’nın Ferhunde Kalfa öyküsünden alınmış yukarıdaki metinden Servet-i Fünun öykücülüğüne ait özellikleri bulunuz.

S.3) a) Ferhunde Kalfa hikâyesindeki temel çatışmayı yazınız.

b) Yukarıdaki parçadan hareketle S.Fünun hikayelerinde tasvirin özelliklerini yazınız.

c) Bu öyküyü etkilendiği edebî akıma göre adlandırınız.

S.4) “Bu akıma bağlı sanatçılar yaşanan zaman yerine geçmiş zaman üzerinde durmuşlar; tarihin her döneminden, özellikle Hint, Mısır, Filistin gibi uzak ve yabancı ülkelerin kültür ve efsanelerinden yararlanmışlar; bu ülkelerin doğa görünümlerine eserlerinde yer vererek egzotik bir hava yaratmışlardır. “Sanat İçin sanat” anlayışının benimsendiği bu akımda şiirin biçimsel özelliklerine de önem verilmiştir.”

Bu parçada hangi edebi akımdan söz edilmektedir?

S.5) Aşağıdaki eserlerin yazarlarını yazınız

a) Türk Sazı b)Üç Tarz-ı Siyaset c) Hayat-ı Muhayyel d) Tarih-i Kadim e) Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar

S.6) Aşağıdaki boşlukları doldurunuz.(Soruyu üstünde yanıtlayınız.)

a) ………………….. akımı Millî Mücadele’nin kazanılması ve Cumhuriyet’in örgütlenmesinde rol oynamıştır.

b) Yusuf Akçuraoğlu ……………………..……adlı eserinde ……………………. akımını eleştirir.

c) İslamcılık akımını savunanlar,Osmanlı İmparatorluğunun ve Bütün İslam dünyasının kurtuluşunu,İslam bir-

liği yanında …………………………………………….formülüne bağlamıştı.

d) Fecr-i Ati topluluğu dağılınca ……………………………..adlı sanatçı Fecr-i ati’nin temel ilkelerine bağlı kalmış ve …………….. ………………………..… e katılmamıştır,bağımsız kalmıştır.

S.7) YAZ CENGE GIDERKEN




Ada’nın çamlı, güzel sahili üstünde, zarif

Bir güzel lane-i sevda..bu küçük köşk, bu latif

Yuvanın her tarafından, gece gündüz mürgaan

Pür meserret uçuşurlar ve öterler; o zaman

Bu saadetli, meserretli, güleryüzlü eve

Mütemadi dökülür hep uçuşan bir nağme…

(lâne : yuva, latif:güzel,hoş, mürgaan:kuşlar

meserret: sevinme mütemadi: sürekli,durmadan)

Tahsin NAHİT

Ben bir Türküm dinim, cinsim uludur.

Sinem, özüm ates ile doludur.

Insan olan vataninin kuludur.

Türk evladi evde durmaz; giderim

Bu topraklar ecdadımın ocağı;

Evim, köyüm hep bu yerin bucağı;

İşte vatan, işte Tanrı kucağı.

Ata yurdun, evlat bozmaz giderim

M.Emin YURDAKUL




a)Yukarıdaki şiirlerden hareketle Fecr-i Ati ve Millî Edebiyat ve Fecr-i Ati dönemi şiirlerini karşılaştırınız.

b)Yukarıdaki “Yaz” şiirinden hareketle Tahsin Nahit’in edebî kişiliği ve şiirlerinin özellikleri hakkında bilgi veriniz.

PUANLAMA: 1 2 3 4 5 6 7 -BAŞARILAR-

12 15 15 10 10 18 20

-YANITLAR-













11. SINIFLAR 2.DÖNEM 2.T. EDEBİYATI SINAVI YANIT ANAHTARI

C.1) 1. milliyetçi şiir 2.saf şiir 3. manzum hikâye 4+4+4=12

C.2) 1-Romanların aksine öykülerde gündelik hayattan kişiler (Ferhunde) de işlenir.

2-Realizm etkisindedir.Bunun sonucu günlük hayatta görülebilecek olay anlatılmış.

3.Cümleler uzundur

4-Yazarlar kişiliklerini gizler

5-Dili ağırdır, 5 x 3 = 15

6-Üslup süslüdür.

7-Tasvirler süs olsun diye yapılmaz.İç tasvir de önem kazanır.

8-Öyküler de mekan olarak genelde İstanbul’da geçer.

C.3) a) Hayal-gerçek çatışmasıdır. 5

b) Tasvirler süs olsun diye değil kişileri daha iyi anlatmak için yapılır.İç tasvir de önem kazanır. 3+3 = 6

c)Realist öykü 4

C.4) Parnasizm 10

C.5) Aşağıdaki eserlerin yazarlarını yazınız 5 x 2 = 10

a)Türk Sazı :M.Emin Yurdakul b)Üç Tarz-ı Siyaset:Yusuf AKÇURAOĞLU c)Hayat-ı Muhayyel : H.Cahit Yalçın d)Tarih-i Kadim : Tevfik Fikret e)Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar: Fuat KÖPRÜLÜ

C.6) Aşağıdaki boşlukları doldurunuz.(Soruyu üstünde yanıtlayınız.) 6 x 3 = 18

a) TÜRKÇÜLÜK akımı Millî Mücadele’nin kazanılması ve Cumhuriyet’in örgütlenmesinde rol oynamıştır.

b) Yusuf Akçuraoğlu ÜÇ TARZ-I SİYASET adlı eserinde OSMANLICILIK. akımını eleştirir.

c) İslamcılık akımını savunanlar,Osmanlı İmparatorluğunun ve Bütün İslam dünyasının kurtuluşunu,İslam bir-

liği yanında İSLAMCI RÖNESANS formülüne bağlamıştı.

d Fecr-i Ati topluluğu dağılınca AHMET HAŞİM adlı sanatçı Fecr-i ati’nin temel ilkelerine bağlı kalmış ve MİLLİ EDEBİYAT HAREKETİNE katılmamıştır..



C.7) a) MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ FECR-İ ATİ ŞİİRİ

Dili sadedir Dili ağırdır,yabancı sözcükler ve tamlamalar vardır.

Üslubu sadedir Süslü bir üslubu vardır

Halk edebiyatı nazım şekilleri kullanılır Serbest nazım kullanılır ( 8 tane yapan 10)

Nazım birimi dörtlüktür. Serbest nazım kullanılır

(genelde) Hece ölçüsü kullanılır Aruz ölçüsü kulanılır 10

Sosyal ve Türklük,kahramanlık gibi temalar işlenir. Bireysel temalar işlenir

Toplum için sanat anlayışı vardır. Sanat için sanat anlayışı vardır.

Nazmın nesre yaklaştırılması pek görülmez Nazmı nesre yaklaştırırlar.

Kulak için kafiye anlayışı vardır. Kulak için kafiye anlayışı vardır.

b) Bireysel şiirler yazar. Sanat için sanat anlayışındadır.Aruz ölçüsünü kullanır.Dili ağırdır.Arapça –Farsça tamlamalar ile yüklü süslü bir üslubu vardır.”Adalar Şairi” olarak ünlenmiştir.Nazmı nesre yaklaştırır.Şiirlerinde tabiatı da işler. 10 (8 tane yapan 10)



PUANLAMA: 1 2 3 4 5 6 7 -BAŞARILAR-

12 15 15 10 10 18 20

Etiket:11.SINIFLARI 2.DÖNEM 2.TÜRK EDEBİYATI SINAVI SORULARI VE CEVAPLAR , Edebiyat Sınav Soruları



Kalıcı Bağlantı Yorum (0) 11 .SINIFLAR 2.DÖNEM 2.TÜRK EDEBİYATI SINAVI SORULARI
29/9/2009 Kategori : Edebiyat 11.Sınıf
Yorum (0)

S.1) Aşağıdaki üç şiirin temsil ettikleri anlayış (saf şiir, milliyetçi şiir, manzum hikaye) bakımından hangi anlayışta yazıldıklarını açıklayınız.?

Uyu yavrum,yine şimsek çakıyor,
Şehit baban gelmiş bize bakıyor

Yarasından kızıl kanlar akıyor

Bu yarayı dur bağlayım ninni!

Sen ağlama ben ağlayım ninni!
Gün bitti. Ağaçta neş’e söndü.
Yaprak ateş oldu, kuş da yakut;

Yaprakla kuşun parıltısından

Havzun suyu erguvana döndü
Geçen akşam eve geldim. Dediler:
-Seyfi Baba

Hastalanmış, yatıyormuş.

-Nesi varmış acaba?

-Bilmeyiz, oğlu haber verdi geçerken bu sabah.

-Keşki ben evde olaydım… Esef ettim, vah vah!



FERHUNDE KALFA”dan

“…Düğüne karar verildikten sonra ufak bir korku ile sevinmekten hali kalmamıştı.Birden silkinerek kendini hakikate davet etti.:Çılgın Kız!Çifte düğün yapacak değiller a!Her şeyin sırası var.

Kıskanmıyor, aksine o beklenen sıra çabuk gelmek için herkesten ziyade o telaş ediyordu.Her sabah çarşıya çıkılmak lüzumunu küçük hanımın hatırına o getiriyordu.Üsküdar çarşısından aldıkları türlü türlü kumaş paketleri,sırmalı bohçalar kollarında birikiyor,bunları kimseye taşıttırmıyordu.

..Bu vakıadan sonra Ferhunde’ye başka bir hiffet geldi.Bu defa emelinin ufkuna ciddî ve sarîh bir umut dikilmişti.Düğünde Ferhunde’nin şahsiyeti taaddüt etti.

…Ferhunde hiç cevap vermedi,çevrildi ve dışarıya baktı,inanamıyordu.Kendi kendine mırıldanırken arkasından işittiler:”Tamam!diyordu.Bekle,bekle de lalaya var…..”

S.2) Halit Ziya’nın Ferhunde Kalfa öyküsünden alınmış yukarıdaki metinden Servet-i Fünun öykücülüğüne ait özellikleri bulunuz.

S.3) a) Ferhunde Kalfa hikâyesindeki temel çatışmayı yazınız.

b) Yukarıdaki parçadan hareketle S.Fünun hikayelerinde tasvirin özelliklerini yazınız.

c) Bu öyküyü etkilendiği edebî akıma göre adlandırınız.

S.4) “Bu akıma bağlı sanatçılar yaşanan zaman yerine geçmiş zaman üzerinde durmuşlar; tarihin her döneminden, özellikle Hint, Mısır, Filistin gibi uzak ve yabancı ülkelerin kültür ve efsanelerinden yararlanmışlar; bu ülkelerin doğa görünümlerine eserlerinde yer vererek egzotik bir hava yaratmışlardır. “Sanat İçin sanat” anlayışının benimsendiği bu akımda şiirin biçimsel özelliklerine de önem verilmiştir.”

Bu parçada hangi edebi akımdan söz edilmektedir?

S.5) Aşağıdaki eserlerin yazarlarını yazınız

a) Türk Sazı b)Üç Tarz-ı Siyaset c) Hayat-ı Muhayyel d) Tarih-i Kadim e) Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar

S.6) Aşağıdaki boşlukları doldurunuz.(Soruyu üstünde yanıtlayınız.)

a) ………………….. akımı Millî Mücadele’nin kazanılması ve Cumhuriyet’in örgütlenmesinde rol oynamıştır.

b) Yusuf Akçuraoğlu …………………………..adlı eserinde ……………………. akımını eleştirir.

c) İslamcılık akımını savunanlar,Osmanlı İmparatorluğunun ve Bütün İslam dünyasının kurtuluşunu,İslam bir-

liği yanında …………………………………………….formülüne bağlamıştı.

d) Fecr-i Ati topluluğu dağılınca ……………………………..adlı sanatçı Fecr-i ati’nin temel ilkelerine bağlı kalmış ve …………….. ………………………….. e katılmamıştır,bağımsız kalmıştır.

S.7) YAZ CENGE GIDERKEN




Ada’nın çamlı, güzel sahili üstünde, zarif

Bir güzel lane-i sevda..bu küçük köşk, bu latif

Yuvanın her tarafından, gece gündüz mürgaan

Pür meserret uçuşurlar ve öterler; o zaman

Bu saadetli, meserretli, güleryüzlü eve

Mütemadi dökülür hep uçuşan bir nağme…

(lâne : yuva, latif:güzel,hoş, mürgaan:kuşlar

meserret: sevinme mütemadi: sürekli,durmadan)

Tahsin NAHİT

Ben bir Türküm dinim, cinsim uludur.

Sinem, özüm ates ile doludur.

Insan olan vataninin kuludur.

Türk evladi evde durmaz; giderim

Bu topraklar ecdadımın ocağı;

Evim, köyüm hep bu yerin bucağı;

İşte vatan, işte Tanrı kucağı.

Ata yurdun, evlat bozmaz giderim

M.Emin YURDAKUL




a)Yukarıdaki şiirlerden hareketle Fecr-i Ati ve Millî Edebiyat ve Fecr-i Ati dönemi şiirlerini karşılaştırınız.

b)Yukarıdaki “Yaz” şiirinden hareketle Tahsin Nahit’in edebî kişiliği ve şiirlerinin özellikleri hakkında bilgi veriniz.

PUANLAMA: 1 2 3 4 5 6 7 -BAŞARILAR-

12 15 15 10 10 18 20

-YANITLAR-











EDEBİYATI SINAVI YANIT ANAHTARI

C.1) 1. milliyetçi şiir 2.saf şiir 3. manzum hikâye 4+4+4=12

C.2) 1-Romanların aksine öykülerde gündelik hayattan kişiler (Ferhunde) de işlenir.

2-Realizm etkisindedir.Bunun sonucu günlük hayatta görülebilecek olay anlatılmış.

3.Cümleler uzundur

4-Yazarlar kişiliklerini gizler

5-Dili ağırdır, 5 x 3 = 15

6-Üslup süslüdür.

7-Tasvirler süs olsun diye yapılmaz.İç tasvir de önem kazanır.

8-Öyküler de mekan olarak genelde İstanbul’da geçer.

C.3) a) Hayal-gerçek çatışmasıdır. 5

b) Tasvirler süs olsun diye değil kişileri daha iyi anlatmak için yapılır.İç tasvir de önem kazanır. 3+3 = 6

c)Realist öykü 4

C.4) Parnasizm 10

C.5) Aşağıdaki eserlerin yazarlarını yazınız 5 x 2 = 10

a)Türk Sazı :M.Emin Yurdakul b)Üç Tarz-ı Siyaset:Yusuf AKÇURAOĞLU c)Hayat-ı Muhayyel : H.Cahit Yalçın d)Tarih-i Kadim : Tevfik Fikret e)Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar: Fuat KÖPRÜLÜ

C.6) Aşağıdaki boşlukları doldurunuz.(Soruyu üstünde yanıtlayınız.) 6 x 3 = 18

a) TÜRKÇÜLÜK akımı Millî Mücadele’nin kazanılması ve Cumhuriyet’in örgütlenmesinde rol oynamıştır.

b) Yusuf Akçuraoğlu ÜÇ TARZ-I SİYASET adlı eserinde OSMANLICILIK. akımını eleştirir.

c) İslamcılık akımını savunanlar,Osmanlı İmparatorluğunun ve Bütün İslam dünyasının kurtuluşunu,İslam bir-

liği yanında İSLAMCI RÖNESANS formülüne bağlamıştı.

d Fecr-i Ati topluluğu dağılınca AHMET HAŞİM adlı sanatçı Fecr-i ati’nin temel ilkelerine bağlı kalmış ve MİLLİ EDEBİYAT HAREKETİNE katılmamıştır..



C.7) a) MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ FECR-İ ATİ ŞİİRİ

Dili sadedir Dili ağırdır,yabancı sözcükler ve tamlamalar vardır.

Üslubu sadedir Süslü bir üslubu vardır

Halk edebiyatı nazım şekilleri kullanılır Serbest nazım kullanılır ( 8 tane yapan 10)

Nazım birimi dörtlüktür. Serbest nazım kullanılır

(genelde) Hece ölçüsü kullanılır Aruz ölçüsü kulanılır 10

Sosyal ve Türklük,kahramanlık gibi temalar işlenir. Bireysel temalar işlenir

Toplum için sanat anlayışı vardır. Sanat için sanat anlayışı vardır.

Nazmın nesre yaklaştırılması pek görülmez Nazmı nesre yaklaştırırlar.

Kulak için kafiye anlayışı vardır. Kulak için kafiye anlayışı vardır.

b) Bireysel şiirler yazar. Sanat için sanat anlayışındadır.Aruz ölçüsünü kullanır.Dili ağırdır.Arapça -Farsça tamlamalar ile yüklü süslü bir üslubu vardır.”Adalar Şairi” olarak ünlenmiştir.Nazmı nesre yaklaştırır.Şiirlerinde tabiatı da işler. 10 (8 tane yapan 10)



PUANLAMA: 1 2 3 4 5 6 7 -BAŞARILAR-

12 15 15 10 10 18 20




Etiket : 11 .SINIFLAR 2.DÖNEM 2.TÜRK EDEBİYATI SINAVI SORULARI



Kalıcı Bağlantı Yorum (0) 11.sınıf edebiyat sayfa 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 cevapları
28/9/2009 Kategori : Edebiyat 11.Sınıf
Yorum (0)
sayfa 145

sayfa 145 hazırlık çalışması 1-)Herkültürün ve her topluluğun bir arada yaşayan halkın ,ürünlerini nesle taşımak kolay olmadığı gibi aşamalı ve uzun bir iştir de.Onu geliştirip en güzel sözlerle , hitaplarla süslemek ancak halkın , topluluğun yapabileceği bir etkinliktir.Bireysel olmadığı,toplumu işleyen toplumla bağdaşan fikirlerin ortası bulunan düşüncelerin işlendiği bir yazındır.
Bu zamana kadar gelmiş her kültürün, ürünün oluşumunda yardımcı olan öğelerin arasında toplum hep bulunur.Bir tek kişiden değil birçok kişiden oluşur.Yaşanmışlıkların,görmüşlüklerin,umutların, acıların, sevdaların,kahramanlıkların, kavgaların, mutlulukların işlendiği yer yine toplumdur.
İnsan doğayı öyle bir şekle sokmuştur ki gönlünü karanlık bir odaya benzettiği gibi mutsuzluğu da tüm yaşanmışlığa adamıştır. Şiirlerinde ,yazılarında , dünyayı,mutluluğu ,aşkı farklı farklı ele almış onca sanatçı vardır ki onları okuduğunuzda yaşadığınız dünyayı bir de siz şekillendirmeyi denersiniz.
İnsan ayak bastığı ortamdan yaşayışını,adetlerini en genel özelliğiyle de kimliğini belirleyebilirsiniz.
Bir millet üzerinde yaşadığı topraklardaki bütün herşeyi kendi tırnağıyla büyük bir ustalıkla işlemiş ve bugünlere kadar taşımıştır. Milletin işlediği o topraklar onları en güzel biçimde tanımlayan bir unsur haline gelmiş ve aynı zamanda onların edebi bir kimlik kazanmalarında önemli katkıda bulunmuştur.

1.edebiyat milletlerin, kültürlerinin ,manevi değerlerinin tarihi kimliklerinin bir sentezi olarak vücut bulur..her millet has bir tarzda edebi eser verir.yazar,sosyal bilinci yerleşmiş,mensubu olduğu milleti tanıyan bir bireydir.dolayısıyla da kimi zaman eleştirerek kimi zaman övgüler dizerek o milleti anlatır.toplumsal taşlamaların çok olduğu toplumların gittikçe batağa saplandığını birçok örnekte görebiliriz.edebiyatçı,sırtına ağır bir yük alır ve gerektiğinde sevilmemek pahasına doğruyu söyler.her ne kadar birçok toplumda yazarlar hak ettikleri değere ulaşamamışlarsa da bu durum ,toplumların kendi kimliklerinden kaçmalarıyla açıklanabilir.çünkü yazar ,kendi öyle istediği için değil,gerçekten öyle olduğu için toplumu eleştirmiştir.edebiyatçı,yaşadığı topluma kuşbakışı bakabilen kişidir.bizim görmediğimiz dikkat etmediğimiz olayları olguları genel bir perspektiften eserine taşır ve çeşitli sonuçlara götürür.

2.XVIII.yy.dan sonra eski gücünü kaybetmeye başlayan osmanlı devletinde toprak kayıpları başlamış ,vatanlaştırılmış coğrafyaların elimizden çıkma tehlikesi ile karşı karşıya kalınmıştı.osmanlı-rus savaşı ,türk yunan savaşı ,balkan savaşları ,1 dünya savaşı ve milli mücadele ile osmanlı devleti taarruz eden ‘’vatan açan ve açtığı vatanları iskan ve imar eden ‘’bir durumdan toprak kaybeden ,sürekli müdafaa eden eldekini korumaya çalışan geniş osmanlı coğrafyasından anavatana çekilmek zorunda kalan hatta orasını bile kaybetme aşamasına gelen bir duruma gelmiştir.bu durumda osmanlı aydınlarının buna seyirci kalması beklenemezdi.bu bakımdan devrin şair ve yazarlarının milleti gayrete getirecek ,onları mücadeleye çağıracak yazılar yazdığını görüyoruz..


3.hümanizm aydınlanma döneminde ortaya çıkmış bir akımdır.insan merkezli düşünce sistemi olarak adlandırabildiğimiz hümanizmle insana toplum içinde verilen değer arttırılmış eşitlik söz konusu olmuştur.sonrasında yaşanan fransız ihtilali ve sanayi devrimi gibi
gelişmeler hümanizm düşüncesinin dahada gelişmesine ve daha fazla aydın tarafından ele alınmasına olanak sağlamıştır.sanayi devrimi ,iletişim imkanlarını geliştirmiş ,haklarından habersiz yaşan insanlar daha farklı çevreler görerek kendi haklarını talep eder hale gelmiştir.avrupada yaşanan tüm bu gelişmeler insanların özgürlük ve adalet arayışlarında etkili olmuştur.farklı yönetim sitemleriyle şekillenen halk ihtilalleri birçok ülkenin yönetimini değiştirmiştir.daha sonra günümüz yönetim şekli dediğimi ,her bireye seçme ve seçilme şansı tanıyan cumhuriyet ,tüm dünyada en çok rağbet gören yönetim şekli olmuştur.bu yüzden demokrasi kavramı gibi cumhuriyette eski yunan ve roma medeniyetlerinden biri bilinen kavramlar olmasına rağmen yüzyılımızda gerçek anlamada geniş kitleler üzerinde uygulanmaya başlanmıştır.16.yy.da henüz birey kavramı ve vatandaş kavramı ortaya çıkmadığından bu yüzyıl ,cumhuriyet düşüncesi ,için erken bir dönemdir ,bu kavramların tam olarak kabul görmesi gelişmesi ve olgunlaşması çağımızda gerçekleştiğinden cumhuriyet rejimi için çağımızın rejimi demek uygun olacaktır.


sayfa 148 :
2.a) ulus devlet anlayışı etrafında birleşmekte
b)dönemin düşünce akımlarının ortaya çıktığını göstermektedir

sayfa 149 =
1)Sizler = gül, genç kızların türküsü, bülbül, aşk
Ben=yılan dişli diken,acı, ses,üç telli saz, çevre(mendil)

Sayfa 150 =
Anlama ve yorumlama:
1.a)ikinci şiirdeki sade dil ve milliyetçilik teması göstermektedir
b)1. şiir Mithat cemil kuntay, 2.şiir ziya gökalp
2)dönemin siyasi, sosyal ve fikir yapısında bir çalkantı olduğunu , devletin varlığıını sürdürmesi için çabaların arttığını gösterir
3)eşitlik ve özgürlük temelinde , sosyal ve güçlü bir hukuk devleti olması gerekir

__________________
Gender_Bay Çevirimiçi durumu