[Kayıt ol]   [Şifremi unuttum!
Kullanıcı adım:   Parolam:  
 
Yazar Mesaj   #15779  31-08-2009 15:36 GMT+2 saat  

moonlight


Admin


Tecrübe Puanı.: 96%
Ruh Hali: Neþeli
Mesaj 4213
Şehir: istanbul
Ülke:
Meslek: gecelerin adamı :))
Yaş: 36
Facebook'ta Paylaş
Zararları saymakla bitmeyen sigarayı bırakmanın en önemli püf noktalarından biri doğal beslenmeye geçmektir...


Rafine ve hayvani gıdalar ağırlıklı bir beslenme biçimi vücuttaki asiditeyi artırır. Gerginlik ve sinir bozukluklarında vücudun sigara istemesi ise vücut asiditesinin artmasıyla ilişkilidir. Aynı şekilde rafine gıdalar da yaptıkları asidite ile gerginlik ortamında olduğu gibi vücudun kimyasal bileşiminde nikotin arzusu uyandırmaktadır; oysa doğal gıdalar vücudu alkalileştirir ve sigara ihtiyacını azaltır.

Demek ki sigarayı bırakmada yardımcı olacak önemli bir etken de doğal beslenmedir. Aynı zamanda doğal gıdalar, kepek ve lif içerdiği için sigara bırakıldıktan sonra kilo alma sorunu da ortadan kalkacaktır. (Genelde sigarayı bırakanlar birşeyler yeme ihtiyacı hissederler. Yenecek bu şeylerin kepekli ve lifli olması halinde kilo alma da çok az olur veya olmaz.) Bilinçli bir insanın vücuduna en iyi bakma yolu öncelikle neleri, nasıl yemesi gerektiğini bilmesinden geçer.

Dünyaya hakim olan çağdaş, rafine beslenme tarzı bırakılıp doğal gıdalarla beslenmeye geçmek birçok hastalıkta olduğu gibi sigaranın bırakılmasında da en önemli etkendir. Rafine gıdalardan doğal gıdalara geçilmesiyle vücutta asitlenme azalacak ve sigaraya ihtiyaç duyulmayacaktır. Yazımızda önce kısaca rafine gıdalar ve onun yerini alması gereken doğal alternatiflerini gördükten sonra sigarayı bırakmak için bir yöntem göreceğiz. Piyasada bulunan, kepeğinden ayrılarak beyaz unla yapılan her gıda vücudu yoran ve içerdikleri kimyasal maddelerle asitlendirici niteliğe sahip olduğu için, (ekmek, simit, makarna, börek, kek vb.) alternatifi buğdayı doğal haliyle öğütüp elde edilen unla yapılan ekmeği ya da bulgur veya haşlanmış kepekli buğday yemektir. Aynı şekilde beyaz pirincin kepeği alınınca neredeyse bütün besleyici değerini yitirir ve vücudu yoran, pekliğe yolaçan asitlendirici bir madde haline dönüşür. Çözüm birtakım sağlıklı gıda dükkanlarından kepekli pirinci alıp yemektir. Her türlü gazoz, renkli ve kolalı, içecekler, çay, kahve vücudun asitlenmesine neden olan diğer etmenlerdir. İçerdikleri çeşitli kimyasal katkılar, gıda boyaları vb. maddelerle birçok hastalığa da yol açan bu tahripkar maddeler derhal bırakılmalıdır. Su, maden suyu, şifalı bitki çayları ise normalin çok üzerinde mangan gibi toksik bir madde içerdiği için, ortaya çıkardığı fizyokimyasal semptomların başında beyin fonksiyonlarında bozukluklar, mangan deliliği , pankreası tahribi ve mide usaresini kurutarak gerginlik ve asiditeye yolaçan çayın yerini almalıdır. (Aynı etkinin kahve ile olacağı da tereddütsüzdür.) Piyasada satılan sirke, salça, hazır çorba, puding gibi kimyasal maddeler içeren gıdalar vücuda girdiğinde ise akyuvarlar bir mikrop saldırısında olduğu gibi artmaktadır. Vücudu besleme yerine zarar veren bu maddeler asit artmasının diğer bir sebebi olup alternatifleri doğal sirke, salçalar, çorbalar ve meyvelerdir. Beyaz şeker ve türevleri ise beyaz tuz gibi hem granüle edilirken hem de beyazlatılırken çeşitli kimyasal işlemlerden geçerek vücuda yabancı hale gelirler. Beyaz tuza alternatif doğal tuzdur. Şeker ise her tür gıdada bakliyat, meyve ve sebzede glikoz, fruktoz, sakkoroz gibi en doğal halleriyle zaten mevcuttur. Beyaz şeker ve türevleri olan reçel, çikolata, dondurma, lokum, pişmaniye v.b gıdalar çabuk ekşidiği için sindirim sistemini bozan ve vücudun asitlenmesine yolaçan ölü gıdalardır. Aynı şekilde tereyağ, margarin ve rafine sıvı yağlar da çeşitli kimyasal ve toksik maddeler içerdikleri ve vücudu asitlendirdikleri için alternatifleri doğal sızma yağlar veya zeytin, ceviz, susam, fındık gibi yağlı gıdalardır. Son olarak ise, tıbbi kurallarca önemle üzerinde durulan bir konu olan et ve hayvani gıdaların (vücutta üre, asitürik, amonyak gibi toksik maddeler bıraktığı ve vücudu asitlendirdiği için) yerine protein ihtiyacımızı başta soya olmak üzere bitkisel kaynaklardan tüketme lüzumiyetidir.

Vücudu alıştırın
Rafine gıdalardan doğal gıdalara geçilmesi ve hayvani gıdaların azaltılmasıyla zaman içinde nikotine karşı arzu azalacaktır. Doğru beslenmeye geçtikten sonra sigara yavaş yavaş bırakılmalıdır. Önce bir baz saptanmalıdır.Yani hergün sadece 15 sigara içmek gibi (veya 20.) Bu saptandıktan sonra bir adet olarak bırakılmalıdir.Yani 15'ten 14'e inilmelidir ve vücut 14'e alışana kadar devam edilmelidir (1-2 hafta). Sigarayı bırakma psikolojik olarak da zor bir olgudur. Daha sonra (14'e adapte olunca) bir adet daha düşürülmeli ve vücudun fiziki ve psikolojik olarak bu sayıya alışması beklenmelidir (1-2 hafta). Daha sonra bu yöntemle birer birer azaltılarak en sonunda 2 günde l, haftada 1'e inerek sonunda tamamen bırakılmalıdır. Yalnız ne psikolojik ne de fizyolojik hiçbir zorlamaya gidilmemeli gerekirse süreler uzatılmalı ve yavaş olmalı bu şekilde hızlı bırakmanın yan etkilerinden kaçınılmalıdır.

----------------------------------

Sigaranın Sağlığa Zararları
Günümüzde her yıl 3.5-4 milyon insan ve her gün 10.000'nin
üzerinde kişi sigaradan hayatını kaybediyor. Eğer gerekli
önlemler alınmazsa bu sayının yılda 10 milyonlu rakamlara
çıkması olası görünmektedir. Yakın bir zaman içerisinde
sigaranın AIDS, tüberküloz, trafik kazası, anne ölümleri, intihar
ve cinayetlerin toplamından daha fazla insan öldüreceği
düşünülmektedir.
Sigara bağımlılık yapar mı?
Sigaranın her dozu sağlığa zararlıdır ve vücudumuzun çok çeşitli organlarına zarar veren binlerce kimyasal
madde içermektedir. Ayrıca, ileri derecede bağımlılık yapıcı etkiye sahiptir ve sadece kullanana değil, dumana
maruz kalan diğer insanlara da zarar verir. Sigara bağımlılarını kendisine bağlayan nikotin, kokain ya da
amfetamin kadar güçlü ve onlara benzer bir uyarıcıdır. Nikotin beyindeki yaşamsal işlevleri düzenleyen
(yemek, cinsellik vb.) merkezlerden bazı ileticilerin (nörotransmiter) salınımına sebep olur. Sigara içildikten
sonra duyulan haz ve doygunluğun nedeninin bu ileticiler olduğu düşünülmektedir. Nikotin bağımlılığa sebep
olan eroin, kokain vb. diğer maddelerle benzer merkezleri etkilemektedir. Tiryakiye sürekli sigara içme isteği
veren şey de nikotindir. Nikotin sigara içen kişiyi uyarır, kalp çarpıntısına, yüksek tansiyona, kişinin nefes alıp
verişinin hızlanmasına sebep olur. Ayrıca, sigarada bulunan karbon monoksit, kişiyi sersemleştirmektedir.
Ergenler üzerinde yapılan bir çalışmada, bağımlılık ve yoksunluk bulgularının kimi gençlerde sigaraya
başladıktan bir kaç hafta gibi kısa süre sonra çıktığı görülmüştür. Bazıları daha uzun bir süre kullandıktan
sonra bağımlı hale gelmektedir.
Sigara çevredekilere zarar verir mi?
Sigara dumanı olan havayı solumak sağlığınıza zararlı olabilir. Sigara dumanında küçük parçacıklar ve gazlar
halinde dört binden fazla kimyasal madde bulunup, bunların çoğu zararlıdır ve bunların en az 40 tanesinin
kansere yol açtığı bilinmektedir. Gazlar arasında, otomobil egzozundan çıkan karbon monoksit gazı da
bulunmaktadır. Sigara dumanının sadece yüzde 15'i sigara içenin ciğerlerine girer. Geri kalanı başkalarının
soluduğu havaya karışır. Yanan sigaranın ucundan çıkan sigara dumanında çok sayıda zehirli ve kansere yol
açan madde bulunmaktadır. Bu kimyasal maddeler bazen sigara kullananın içine çektiğinden 30 defa daha
yüksek miktarda olabilir. Fakat pasif sigara içenler, dumanı doğrudan ciğerlerine çeken aktif sigara içen
kişilerle aynı yoğunlukta zehirli madde solumazlar. Çünkü sigara dumanı sigara içmeyen bir kimse tarafından
solunmadan önce hava ile karışır. Bundan çıkartılacak sonuç, aktif sigara kullanmanın pasif içicilikten daha
tehlikeli olduğu, ama bunun pasif sigara içmenin tehlikeli olmadığı anlamına gelmediğidir!
Sigara dumanına maruz kalmak, sigara kullanmayanlarda akciğer kanseri nedenleri arasındadır. Evde
diğerlerinin sigara dumanına maruz kalan sigara içmeyen kimseler, sigara dumanına maruz kalmayan sigara
içmeyen kimselere göre yüzde 26 oranında daha fazla akciğer kanseri tehlikesi ile karşı karşıyadırlar. Sigara
dumanına bu şekilde maruz kalmanın her yıl yaklaşık 18 kişinin akciğer kanserine yakalanmasına yol açtığı
hesaplanmaktadır.
Sigara bırakıldığında zararları düzelir mi?
Sigarayı bıraktıktan 10 yıl sonra akciğer kanserine yakalanma riskiniz, sigara içmeye devam eden birinin
taşıdığı riskin yarısına iner, kalp hastalığı riskiniz hiç sigara içmemiş birinin taşıdığı riskle aynı seviyeye gelir.
On beş yıl sonra felç geçirme ve kalp krizi riskiniz hiç sigara içmemiş birinin taşıdığı riskle aynı seviyeye
gelmektedir.
• Sigaranın neden olduğu sağlık problemleri nelerdir?
• Dünya sağlık örgütü istatistiklerine göre dünya ülkelerinin birçoğunda en çok rastlanan ve kanserden en
çok ölüme yol açan nedenler arasında ilk sırayı akciğer kanseri alıyor. Son 40 yılda yüzde 250 oranında artış
gösteren akciğer kanserine sadece ABD'de her yıl 160 bin kişi yakalanmaktadır. Türkiye'de ise her yıl 30-40
bin kişide akciğer kanseri görülmektedir. Akciğer kanserlerinin yüzde 85'inin nedeni sigaradır. Uzmanlar, 100
bin kişilik nüfusta hiç sigara içmeyenlerin akciğer kanserine yakalanma oranının 0.1-0.2, günde bir paket
içenlerde 44, 1-2 paket içenlerde 58, günde 2 paket ya da daha fazla içenlerde 72 olduğuna dikkat çekiyor.
• Kronik bronşit'in yüzde 75'inin, kalp hastalıklarının yüzde 25'inin nedeni sigaradır.
• Günde sadece 5 tane sigara içen hamile bir kadının erken doğum yapması ya da oldukça küçük ve de
sağlıksız bir bebek doğurma riski yüksek oranda artmaktadır.
• Ağız kanseri vakalarının tamamına sigara yol açmaktadır. Yemek borusu kanserinden ölenlerin hemen
hepsi sigara içtikleri için ölmüşlerdir.
• Menopoz sigara içen kadınlarda beklenenden 5-10 yıl daha erken görülür. Bu da kemiklerin erkenden
incelmesine ve de erimesine neden olur.
• Düzenli bir şekilde sigara içilmesi, deri yapısını bozar, kırışıklıklara yol açar. Bunun yanında dişler sararır ve
de kararır, tırnaklar sağlıksızlaşır.
• Sigara içenlerin yaraları çok daha zor kapanır.
Sigaranın zararlarını azaltmak için
Sigarayı bırakmayı düşünün ve bunu hem kendi sağlığınız hem de ailenizin sağlığı açısından yapın. Öncelikle
sigara dumanıyla kirletilmemiş, temiz hava solumanın, sigara içmeyenlerin hakkı olduğunu anlamamız
gerekiyor. Arkadaşlarınızdan nazikçe sigara içmemelerini rica ediniz. Evinizde sigara içilmesini
engelleyemiyorsanız, yatak odası, mutfak, banyo ya da başka bir kapalı yeri, sigara içilmesine izin verilmeyen
alan olarak belirleyiniz. Sigara dumanı olan yerlerden uzak durunuz ve çocuklarınızın da uzak durmasını
sağlayınız. Lokantalarda sigara içilmeyen yerlerde oturunuz. Eğer böyle bir yer mevcut değilse yöneticiler ile
görüşerek böyle bir yerin oluşturulmasını önerebilirsiniz. Son olarak, aracınızın içinde ve özellikle
çocuklarınızın yanında sigara içmeyiniz.
----------------------------

sigara içtikten sonra vücudumuzda neler olur ?

20 Dakika
Sonra Kan basıncınız düzelir

Kalp atışlarınız normale döner

El ve ayak ısınız normale döner
8 Saat
Sonra Kanınızdaki nikotin ve karbonmonoksit düzeyi yarıya düşer

Kanınızdaki oksijen seviyesi normale döner
24 Saat
Sonra Karbonmonoksit vücudunuzdan tamamen atılır

Akciğerleriniz sigaranın neden olduğu mukusu temizlemeye başlar

Kalp krizi riskiniz azalmaya başlar
48 Saat
Sonra Vücudunuzdaki nikotin tamamen temizlenir

Koku ve tat duyularınızda artış kaydedilir
72 Saat
Sonra Nefes almanız kolaylaşır

Enerji seviyeniz yükselir
2-12 Hafta
Sonra Kan dolaşımınız daha sağlıklı gerçekleşmeye başlar

Akciğer fonksiyonunuz %30 oranında artar

Yürüme ve koşmanız kolaylaşır
3-9 Ay
Sonra Öksürük ve göğüsteki hırıltılarınız azalır.

Nefes alma sorunlarınız iyileşir

Akciğerlerinizin enfeksiyona karşı direnci artar
1 Yıl
Sonra Kalp hastalığı riski, sigara içmeye devam eden birinin taşıdığı riskin yaklaşık yarısına iner
5 Yıl
Sonra Ağız ve gırtlak kanserinden ölme riskiniz azalır
10 Yıl
Sonra Akciğer kanserine yakalanma riskiniz, sigara içmeye devam eden birinin taşıdığı riskin yarısına iner

Kalp hastalığı riskiniz hiç sigara içmemiş birinin taşıdığı riskle aynı seviyeye iner
15 Yıl
Sonra Felç geçirme ve kalp krizi riskiniz hiç sigara içmemiş birinin taşıdığı riskle aynı seviyeye iner.

------------------------------

__________________
Gender_Bay Çevirimiçi durumu   

Yazar Mesaj   #16219  04-09-2009 14:22 GMT+2 saat  

€MRAH


Huzuristan Üyesi


Tecrübe Puanı.: 55.6%
Ruh Hali: Neþeli
Mesaj 573
Şehir: AMASYA
Ülke:
Meslek: wepmaster (olacam inşallah):=)
Yaş: 32
Facebook'ta Paylaş
güzel paylaşım teşekkürler

__________________
[URL=http://www.huzuristan.com/u-1877.html][IMG]http://img9.imageshack.us/img9/3219/mrah.png[/IMG][/URL]
[IMG]http://www.userbarlar.com/ub/data/media/9/istiklalmarsicw8.gif[/IMG]
[IMG]http://www.userbarlar.com/ub/data/media/6/win7.jpg[/IMG]
[URL=http://www.huzuristan.com/u-1877.html][IMG]http://www.userbarlar.com/ub/data/media/6/userbar621528dg0.gif[/IMG][/URL]
[IMG]http://www.userbarlar.com/ub/data/media/6/ff.gif[/IMG]
[URL=http://www.huzuristan.com/u-1877.html][IMG]http://www.userbarlar.com/ub/data/media/6/cs4.gif[/IMG][/URL]
[IMG]http://www.userbarlar.com/ub/data/media/6/flashget.gif[/IMG]
[IMG]http://www.userbarlar.com/ub/data/media/6/daemontools.gif[/IMG]
[IMG]http://www.userbarlar.com/ub/data/media/6/nero_2.gif[/IMG]
[IMG]http://www.userbarlar.com/ub/data/media/6/limewire.gif[/IMG]
[IMG]http://www.userbarlar.com/ub/data/media/6/wmp.gif[/IMG]
Gender_Bay Çevirimiçi durumu