| Yazar | Mesaj #19221 28-03-2010 12:17 GMT+2 saat | |||||||
|
| Tecrübe Puanı.: 96% |
Ruh Hali: Neþeli
|
| Mesaj 4213 |
| Şehir: istanbul |
Ülke: ![]() |
| Meslek: gecelerin adamı :)) |
| Yaş: 37 |
Mısra, beyit ve ölçü nedir? Örnek veriniz.
MISRA NEDİR AÇIKLAYINIZ VE 2 ÖRNEK VERİNİZ.
BYİT NEDİR AÇIKLAYINIZ VE 2 ÖRNEK VERİNİZ.
ÖLÇÜ(VEZİN) NEDİR?ne demektir
BEYİTLER
Dil verdiğimiz yâre nigâh-i gazabından
Tasrîhe mecâl olmadı îmâ ile geçtik
Naili
Ders-i aşkın müşkilin Yahyâ nice halleylesin
Söyleyenler kendini bilmez bilenler söylemez
Şeyhülislam Yahya
Dilde gam var şimdilik lutfeyle gelme ey sürûr
Olamaz bir hânede mihmân mihmân üstüne
Rasih
Künc-i mihnetde rakîbâ beni tenhâ sanma
Kâr ger sende yatursa elemi bende yatur
Bağdadlı Rûhî
Ger derse Fuzuli ki “güzellerde vefâ var”
Aldanma ki şâir sözü elbette yalandır
Fuzuli
Cihânda âşık-i mehcûr sanma râhat olur
Neler çeker bu gönül söylesem şikâyet olur
Vezine örnekler
Ba zı düşman bazı şeytan seni et miş perişan
Sonu gel mez kibi rindir sana güçlük çıkaran
. . . . . . . . –
M. Fatin Baki
Sana verdim bu gönül tahtını dem sür diyerek
Sana verdim çölü al cennete döndür diyerek
. . . . . . . . –
M. Turan Yarar
Mısra
M anzum edebiyat yapıtlarının her bir satırına verilen isimdir. Bir ölçüye uygun olarak söylenmiş beyitin yarısına da mısra denir. En küçük anlamlı nazım birimi olan mısra, bir şiirin parçası olabileceği gibi, bağımsız bir bütün de olabilir. Yani tek mısralık şiirler de olabilir. Divan edebiyatında kendi içinde bir bütün oluşturan mısralara mısra-i azade (bağımsız mısra) adı verilir. Ayrıca bir beyitin birbirinin anlamlarını tamamlayan ya da aralarındaki anlam bağı kesin olmayan mısralarına da aynı isim verilir. Yetkinliği, sağlam yapısı, özlü ve çarpıcı anlatımıyla dikkat çeken, her zaman kolayca anımsanabilen, dilden dile dolaşan mısralar "mısra-i berceste" ya da şah-mısra diye adlandırılır.
ÖLÇÜ (VEZİN)
Edebiyatımızda iki ölçü kullanılmıştır.
1. HECE ÖLÇÜSÜ: Şiiri oluşturan dizelerdeki hece sayılarının aşit olmaı kuralına dayanan ölçüdür. Hece ölçüsünde dizeler iki yada daha çok parçaya bölünür.Dizelerin bu bölüm yerlerine durak denir. Duraklar sözcükleri bölmez.
2. ARUZ ÖLÇÜSÜ:Hecelerin kısa uzun (açık kapalı) olması kuralına dayanan ölçüdür.
Ölçü, ahengi sağlayan ögelerdir.
Beyit
İki mısradan meydana gelen nâzım parçası. Divan edebiyatında nâzım birimi sayılan beyit, aynı vezinde olan ve birbiri peşinden gelen iki mısradır. Çoklukla anlamın tamamlandığı bir bölüm Beyitin bir nâzım birimi olarak kabul edilmesi yüzünden, divan edebiyatı şiirlerinde konu birliği pek az görülür. Divan şairinin bütün düşüncesi, beyitleri meydana getirecek kafiyelerle ikişer mısra söyleyebilmekti. Divan edebiyatındaki bu şiir anlayışı, bizde "Edebiyat-i Cedide" ile değişmeye başlamıştır. Anlamın bir beyitte tamamlanmasının şart olmadığı sonraki beyitte, hattâ daha sonraki beyitlere geçebileceği hakkındaki örnekler, bu edebiyat akımı ile edebiyatımızda gelişmiştir. Böylece, bir nâzım şeklinde konu birliğine önem verilmesi yoluna geçilebilmiştir.
BEYİTLER
Dil verdiğimiz yâre nigâh-i gazabından
Tasrîhe mecâl olmadı îmâ ile geçtik
Naili
Ders-i aşkın müşkilin Yahyâ nice halleylesin
Söyleyenler kendini bilmez bilenler söylemez
Şeyhülislam Yahya
Dilde gam var şimdilik lutfeyle gelme ey sürûr
Olamaz bir hânede mihmân mihmân üstüne
Rasih
Künc-i mihnetde rakîbâ beni tenhâ sanma
Kâr ger sende yatursa elemi bende yatur
Bağdadlı Rûhî
Ger derse Fuzuli ki “güzellerde vefâ var”
Aldanma ki şâir sözü elbette yalandır
Fuzuli
Cihânda âşık-i mehcûr sanma râhat olur
Neler çeker bu gönül söylesem şikâyet olur
Vezine örnekler
Ba zı düşman bazı şeytan seni et miş perişan
Sonu gel mez kibi rindir sana güçlük çıkaran
. . . . . . . . –
M. Fatin Baki
Sana verdim bu gönül tahtını dem sür diyerek
Sana verdim çölü al cennete döndür diyerek
. . . . . . . . –
M. Turan Yarar
MISRA NEDİR AÇIKLAYINIZ VE 2 ÖRNEK VERİNİZ.
BYİT NEDİR AÇIKLAYINIZ VE 2 ÖRNEK VERİNİZ.
ÖLÇÜ(VEZİN) NEDİR?ne demektir
BEYİTLER
Dil verdiğimiz yâre nigâh-i gazabından
Tasrîhe mecâl olmadı îmâ ile geçtik
Naili
Ders-i aşkın müşkilin Yahyâ nice halleylesin
Söyleyenler kendini bilmez bilenler söylemez
Şeyhülislam Yahya
Dilde gam var şimdilik lutfeyle gelme ey sürûr
Olamaz bir hânede mihmân mihmân üstüne
Rasih
Künc-i mihnetde rakîbâ beni tenhâ sanma
Kâr ger sende yatursa elemi bende yatur
Bağdadlı Rûhî
Ger derse Fuzuli ki “güzellerde vefâ var”
Aldanma ki şâir sözü elbette yalandır
Fuzuli
Cihânda âşık-i mehcûr sanma râhat olur
Neler çeker bu gönül söylesem şikâyet olur
Vezine örnekler
Ba zı düşman bazı şeytan seni et miş perişan
Sonu gel mez kibi rindir sana güçlük çıkaran
. . . . . . . . –
M. Fatin Baki
Sana verdim bu gönül tahtını dem sür diyerek
Sana verdim çölü al cennete döndür diyerek
. . . . . . . . –
M. Turan Yarar
Mısra
M anzum edebiyat yapıtlarının her bir satırına verilen isimdir. Bir ölçüye uygun olarak söylenmiş beyitin yarısına da mısra denir. En küçük anlamlı nazım birimi olan mısra, bir şiirin parçası olabileceği gibi, bağımsız bir bütün de olabilir. Yani tek mısralık şiirler de olabilir. Divan edebiyatında kendi içinde bir bütün oluşturan mısralara mısra-i azade (bağımsız mısra) adı verilir. Ayrıca bir beyitin birbirinin anlamlarını tamamlayan ya da aralarındaki anlam bağı kesin olmayan mısralarına da aynı isim verilir. Yetkinliği, sağlam yapısı, özlü ve çarpıcı anlatımıyla dikkat çeken, her zaman kolayca anımsanabilen, dilden dile dolaşan mısralar "mısra-i berceste" ya da şah-mısra diye adlandırılır.
ÖLÇÜ (VEZİN)
Edebiyatımızda iki ölçü kullanılmıştır.
1. HECE ÖLÇÜSÜ: Şiiri oluşturan dizelerdeki hece sayılarının aşit olmaı kuralına dayanan ölçüdür. Hece ölçüsünde dizeler iki yada daha çok parçaya bölünür.Dizelerin bu bölüm yerlerine durak denir. Duraklar sözcükleri bölmez.
2. ARUZ ÖLÇÜSÜ:Hecelerin kısa uzun (açık kapalı) olması kuralına dayanan ölçüdür.
Ölçü, ahengi sağlayan ögelerdir.
Beyit
İki mısradan meydana gelen nâzım parçası. Divan edebiyatında nâzım birimi sayılan beyit, aynı vezinde olan ve birbiri peşinden gelen iki mısradır. Çoklukla anlamın tamamlandığı bir bölüm Beyitin bir nâzım birimi olarak kabul edilmesi yüzünden, divan edebiyatı şiirlerinde konu birliği pek az görülür. Divan şairinin bütün düşüncesi, beyitleri meydana getirecek kafiyelerle ikişer mısra söyleyebilmekti. Divan edebiyatındaki bu şiir anlayışı, bizde "Edebiyat-i Cedide" ile değişmeye başlamıştır. Anlamın bir beyitte tamamlanmasının şart olmadığı sonraki beyitte, hattâ daha sonraki beyitlere geçebileceği hakkındaki örnekler, bu edebiyat akımı ile edebiyatımızda gelişmiştir. Böylece, bir nâzım şeklinde konu birliğine önem verilmesi yoluna geçilebilmiştir.
BEYİTLER
Dil verdiğimiz yâre nigâh-i gazabından
Tasrîhe mecâl olmadı îmâ ile geçtik
Naili
Ders-i aşkın müşkilin Yahyâ nice halleylesin
Söyleyenler kendini bilmez bilenler söylemez
Şeyhülislam Yahya
Dilde gam var şimdilik lutfeyle gelme ey sürûr
Olamaz bir hânede mihmân mihmân üstüne
Rasih
Künc-i mihnetde rakîbâ beni tenhâ sanma
Kâr ger sende yatursa elemi bende yatur
Bağdadlı Rûhî
Ger derse Fuzuli ki “güzellerde vefâ var”
Aldanma ki şâir sözü elbette yalandır
Fuzuli
Cihânda âşık-i mehcûr sanma râhat olur
Neler çeker bu gönül söylesem şikâyet olur
Vezine örnekler
Ba zı düşman bazı şeytan seni et miş perişan
Sonu gel mez kibi rindir sana güçlük çıkaran
. . . . . . . . –
M. Fatin Baki
Sana verdim bu gönül tahtını dem sür diyerek
Sana verdim çölü al cennete döndür diyerek
. . . . . . . . –
M. Turan Yarar





