Askeri Marşlar Ve Şiirler

mavi bere her askerin
gönlünde yatan bir sultandır
KOMANDO farklıdır
çünkü farkımız
biz kadere çelme
feleğe tekme
eşkiyaya kurşun sıkmış kahraman DAĞCI KOMANDO larız.
bizim geçtiğimiz dağların 2 yolu vardır
1 i güneşli ve tozlu patikalar
diğeri ise ölüme çıkar

kadının bakışı aşka komandonun bakışı ölüme davettir.

piyade değilizki başımızda bit olsun
bahriyeli değilizki kolumuzda sevgilimiz olsun
jandarma değilizki her köyde soframız olsun
içkimiz kan mezemiz yılan
yaşamak için öldürmek zorunda kalan
şanlı şerefli dağcı komandolarız.


onların yaşadıkları
ne bir masal ne bir rüya idi
onlar bir dilim ekmeği paylaşan
kurşunlar altında koşan
dağların aslanı birer dağcı komando lardı.

sen ve ben
güneydoğuda ben batıda sen

sen son çıkan kasetleri takip ederken
ben pkk yı takip ediyorum
sen parmağındaki kanı görüp bayılırken
ben mayına basan arkaşımın ayağını taşıyorum

sen hafta sonu çarşıya çıkarken
ben kuzey ırak a gidip geliyorum
sen sıcak yemek yerken
ben konserveyle karnımı doyuruyorum

sen göklerdeki yıldızları takip ederken
ben izli mermileri takip ediyorum
sen yerdeki izmeritleri yoplarken
ben yerden kaderimi topluyorum

sen gece nöbetim var diye uyurken
ben çatışma sesiyle uyanıyorum
sen yemekhanede fare gördüm diye tiskinirken
ben farelerin içinde yatıyorum

sen boş silahla nöbet tutarken
ben mermilerin ağırlığından yürüyemiyorum
sen sevdiğinin adını ranzaya yazarken
ben sevdiğimin adını bile anamıyorum
sen doğum günü kutlarken
ben aldığım leşin gururunu duyuyorum

SENİN SEVDİĞİN TESKERENİ BEKLERKEN
BENİM SEVDİĞİM BAYRAĞA SARILMIŞ TABUTUMU BEKLİYOR.


burası dağcı komandoların yeri

burası şafağı 90 deyince nöbetten düşenlerin değil
şafağına 9 kala şehit düşenlerin yeridir
burası cilalı taşların üzerinde
kızlarla dans etmesini bilenlerin değil
amansız dağlarda vatan hainleriyle
raks etmesini bilenlerin yeridir
burası ne bir han ne bir saraydır
burası kuşların yerine mermilerin uçtuğu
çiçeklerin yerine barutun koktuğu
sokağına yollarına pusuların atıldığı
içkisi kan mezesi yılan yaşamak için öldürmek zorunda kalan
kahraman dağcı komandoların yeridir



sıcak değil serindir havası
memleket değil başbelası
çobanlık yapar en büyük ağası
nasıl öveyim seni zalim şemdinli

şemdinlide serçeler öter
bir çarşısı var çöplükten beter
enbüyük tüccarı fakir gezer
nasıl öveyim seni zalim şemdinli

yaz gelince durulmaz tozundan
kışın ayazından buzundan
hayır gelmez engüzel kızından
nasıl öveyim seni zalim şemdinli


bizler dert dünyasında
acılar kervanında
çıplak ayakla yürüyen
parmakları taştan
yüreği demirden
yumrukları çelikten
ölüm KOMANDO larıyız
dağların yamaçlarında yürürüz
kızların elinden değil
tüfeğin kabzesinden tutarız
bizler ölüm KOMANDO larıyız.