Nişanlı çiftler ayağınızı yorganınıza göre uzatın


Nişanlı bireylerin yeni bir yuva kurmadan evvel kapsamlı olarak düşünmeleri gereken birçok konu vardır. Bütün bu konular ile ilgili olarak bireyler yorganlarının boyu kadar ayaklarını uzatmalıdırlar. Bu yazıda özellikle ekonomik anlamda ayağınızı yorganınıza göre uzatın diyeceğim. Şöyle ki; evlilik öncesi her şeyin en mükemmelini istiyorum, diyerek kendilerini aşırı derecede zorlayan ve bu sebeple evlilik sonrası ciddi maddi sıkıntılar yaşayan bireylerin evliliğe hatalı yaklaştıkları söylenebilir.


Konuyu biraz daha açmakta fayda var zannediyorum. Hemen her bireyin evlilikle birlikte oluşacak gelecekleri için birtakım hayalleri vardır. Özellikle de bayanların rahat yaşama arzusu bazen bilinç düzeyinde ve bazen de bilinçaltında kendini gösterir. Daha güzel bir ev, daha konforlu eşyalar edinebilme adına maddi güçlerinin ötesinde kendilerini zorlayan birçok çift vardır. Bu düşüncenin altında çevrenin ne düşüneceği kaygısı da vardır.


Sebep ne olursa olsun birtakım zaruri olmayan ihtiyaçlar için borca gömülmek veya muhatabının borca gömülmesini seyretmek bireyin kendisini kandırmasından başka bir şey değildir. Bu şekilde davranan çiftler zaten evlendikten sonra bir rüyadan uyanmışçasına hayatın zorlukları ile baş başa kalırlar. Ve kendileri için, özel hayatları ve mutlulukları için ayırabilecekleri bütçelerini uzunca bir zaman borçlarını ödemek için geçirirler. Borçları bittiğinde ise evliliklerinin ilk yıllarını geride bıraktıklarını görürler. Bu bazı bireyler için sorun olmaz. Fakat bazı bireyler ekonomik nedenlerle başlayan ve zamanla farklı nedenlerle büyüyen sorunların içinde evliliklerini güzel bir biçimde yaşayamazlar. Değer mi? Kesinlikle hayır. Bütün bu sebeplerden dolayı evlilik öncesi taraflar maddi güçlerine göre bir yuva şekillendirmeyi düşünmelidirler. Ayrıca birtakım eksiklikler evlendikten sonra da birlikteliğin verdiği güç ile tamamlanabilir. Ve bunun ayrı bir lezzeti vardır. Ve son olarak tekrar diyorum ki: “Lütfen ayağınızı yorganınıza göre uzatın! ”