NİÇİN MUSTAFA KEMAL ATATÜRK?

20.yy.ın başlarında ;batmayan güneşin imp. İngiliz başkanı Churchill kaybederken,

Avrupa’nın daim güçlü devlerinden Alman Nasyonal Sosyalist lider Hitler kaybederken,

Sömürge zengini İtalyan faşist lider Mussolini kaybederken,

Dünya devi olmaya hazırlanan Çarlık Rusya yıkılırken;

ATATÜRK yokluklar içinde kazanmıştır.

İşte bu nedenle Alman filozof Friedrich Nietzsche’nin belirttiği;

’Tarihe yön verenler, büyük adamlardır.’ sözüne örnek olabilecek nitelikte,

üstün bir insandır.Çünkü;her şeye rağmen kazanmıştır ve başarmıştır.

Okulumuzun onurlu gençleri ,yapmazın gereken şey ise;

1.Psikolog Alfred Adler’in savunduğu gibi önce kendinize BİR HEDEF belirlemek,sonra;

2.Felsefe öğretmeniniz ve yaşam kılavuzunuz Tarık Parlak’ın inandığı şu,5 şeyi yapmak; İsteyin,çalışın,sebat edin,alın ve başarmanın tadını çıkarın…

Zira yaşam; üstün olmakla-yığın olmak arasındaki bir çizgi değil midir?

3.Kendinize bir yaşam felsefesi belirleyin ve bu dünya için bir fark yaratın.

Size yakışan ulusumuzun kurtarıcısı olan ,üstün insan örneği ,Atatürk’ü örnek almaktır.

Zira sadece kazananlar hatırlanır ve tarihe yön verirler.Siz de bunu gerçekleştirebilirsiniz.

Kimin için mi?Kendi yaşamsal zorunluluğunuz için,doğmamış çocuklarınız için,size kan ve can veren aileniz için,içinde yeşerdiğiniz ulus için,var olduğunuz dünya için ve var eden Yüce Yaratıcı için… hangisini kabul ederseniz.Çünkü;siz gençler, her şeyi daha iyi bilirsiniz,zira bu sizin yaşamınız;lütfen KAZANINNN..Çünkü ;Atatürk’ün de vurguladığı gibi kazananlar alkışlanır,lakin ‘HİÇ BİR MAZERET BAŞARISIZLIĞIN TEMEL NEDENİ OLAMAZ.’

Antik çağın Yunan filozofu Platon ‘devlet’ adlı ütopyasında ;idealar kuramını açıklarken ;mağara metofor’undan yararlanır.Mağaranın derinliklerinde ,karanlığa hapsedilmiş tutuklu insanlar vardır;aslında bunlar akıl ve mantıklarını kullanamayan ,

at gözlüklü ,gerçeği göremeyen ve aydınlanmak istemeyen yığınlardır.Tarih boyunca gerçeği görme ve bilme çabası her zaman zor olmuştur;zira yığınlar değişimden ve ilerlemekten korkarlar;aydınlanmaksa ölümdür, onlar için;hem sefil yaşamlarından şikayet ederler hem de çalışmak,araştırmak,değişmek,ilerlemek istemezler.Bu çaba içinde olan ,hakikat peşinde koşan bilgeler-filozoflar-bilginler ;insanlığı sefaletten kurtarmak için :EY DOSTLARIM ! EY YURTTAŞLARIM! DİYE seslenseler,onları aydınlığa çıkarmak,doğruyu göstermek,

kalp gözlerini açmak isteseler,sizce yığınlar onları dinleyecekler midir?

Peki siz gençler ;yığın mı, yoksa üstün nitelikli dünya yurttaşı mı olmak istiyorsunuz?

ÖSS.yi kazanamadığınız zaman sosyolojik olarak ‘vasıfsız işçi’ olacağınızı biliyor musunuz?

Ve biz Kırklareli Atatürk Anadolu Lisesi öğretmenleri olarak,tüm öğrencilerimizin ÜNİVERSİTEYİ kazanabileceğine dair inancımız vardır.Ve bu başarma isteği ve inancı ve de çabası ,sizde de varsa ;zaten kazandık sayılır.Atatürk’ün ifadesiyle:

’YÜKSEL TÜRK! YÜKSEL, SENİN İÇİN YÜKSEKLİĞİN SINIRI YOKTUR.’