Yazar | Mesaj #13761 24-04-2009 23:52 GMT+2 saat | |||||||
|
Tecrübe Puanı.: 96% |
Ruh Hali: Neþeli
![]() |
Mesaj 4213 |
Şehir: istanbul |
Ülke: ![]() |
Meslek: gecelerin adamı :)) |
Yaş: 37 |
mesir macununun tarihi
16. yüzyıl Osmanlı imparatorluğunun 3 kıta da hüküm sürdüğü bir dönemdi. Tüm dünyada dengelerin ekseni İstanbul’du. Dünya padişahları bir çeşit staj denilebilecek şehzadelik dönemlerini Manisa’da geçiriyor, Padişah aileleri huzurlu ve sakin bir kent olan Manisa’yı tercih ediyordu.
Yıl 1539 u gösterdiğinde Yavuz Sultan selim büyük seferlerinden birisi için İstanbul dışında iken eşi Hafsa sultan da Manisa’da bulunuyordu. Bir süredir rahatsız olan Hafsa sultanın hastalığı ilerleyince devrin hekimleri sultan için seferber edildi. Ancak sultan bir türlü iyileşemiyordu. Sonunda konu Merkez Muslihiddin Efendi ye kadar ulaştı. Merkez efendi Medresede baş müderris olan ve tıp ilminde uzman değerli bir hekimdi. Hastayı dinledi, muayene etti ve bir takım bitki ve baharat isimleri yazılı olan bir listeyi görevlilere verdi. Getirilen baharatları belli oranlarda karıştırıp şekerle tatlandırıp bir macun hazırladı. Bu macundan yiyen sultan kısa sürede iyileşti. Eskisinden daha sağlıklı ve zinde olduğunu fark eden sultan Merkez efendiye “bu macundan bol miktarda yapalım ve halka dağıtalım, böyle bir şifa deposundan herkes faydalansın” diye buyurdu. Bunun üzerine kazanlar kuruldu ocaklar yakıldı ve tonlarca macun hazırlandı. Hazırlıkları ve olayı duyan halk Sultan camiinin önünde toplandı. Kalabalığa tek tek dağıtımın zor olacağını fark eden görevliler küçük kağıtlara sarılan macunu halka saçmaya başladılar. 1539 nevruza denk gelen bu olay tüm ülkede duyuldu. Ve sonraki yıllarda daha büyük kalabalıklara daha büyük kazanlarla macun hazırlanmaya başlandı. Sultan meydanına gelemeyecek kadar yaşlı ve hasta olanların evlerine kadar gidildi ve macundan yararlanmaları sağlandı. Yüzyıllarca süren bu gelenek Manisa’nın işgal edildiği birkaç yıl dışında hiç aksatılmadan günümüze kadar gelmiştir.
Detoks kelimesinin bilinmediği Afrodizyak ın duyulmadığı yıllarda merkez efendinin hazırladığı ve şimdiki uydurma karışımlardan oldukça farklı olan bu macun yüzyıllardan bu güne kullananların referans verdiği mucizevi bir kombinasyondur.
İçeriğinde yalnızca bitki ve baharatlar ve şeker bulunur. Tarçından zencefile, karanfilden havlıcan a onlarca baharatın özel yöntemlerle şeker şurubuyla macunlanmasıyla yapılır. Baharatlar doğal halde alınıp kendi değirmenlerimizde öğütülerek hazırlanır. Şeker dışında bir tatlandırıcı kullanılmaz. Yapılış Yöntemi sebebiyle uygun ortamda 3 yıl a kadar saklanıp tüketilebilir.

mesir macunu
Macunlar, eski çağlardan beri gerek Anadolu’da gerekse Hind, Mısır ve Mezopotamya’da hastalıklara karşı ve kuvvet verici olarak kullanılmıştır.
. Selçuklu ve Osmanlılar zamanında, Anadolu’da en iyi mâcunu ilk Türk eczâcıları yaparlardı. Macunculuk Türklerde ayrı bir esnaflık kolu olup, Evliyâ Çelebi zamânında İstanbul’da 300 macuncu dükkanı bulunmaktaydı. Mesir macunu, târihî Türk tıp geleneklerine bağlı olarak, on altıncı yüzyılda meşhur hekim Merkez Efendi tarafından yapılmış şifâlı bir terkiptir.
Kânûnî Sultan Süleyman Han, Manisa’da hastalanan annesi Hafsa Sultan için devrin hekimlerinden Merkez Efendiye bir ilâç yapmasını emreder. Merkez Efendi de 41 çeşit baharattan şifâlı bir macun yapar. Hafsa Sultan bu macunu kullanarak iyileşir. Bunun üzerine Kânûnî Sultan Süleyman, bu macundan herkesin istifâde etmesi için, her yıl şenlik düzenlenmesini irâde eder. Bu târihten itibâren her yıl mesir şenliklerinde, geleneklere bağlı kalınarak, halka mesir macunu dağıtılmaya başlandı.
Mesir macunu, 41 çeşit şifâlı nebât ve baharat karışımından yapılır. Bunların isimleri ve özellikleri şöyledir:
Anason: İştah açıcı ve karminatif olarak kullanılır.
Çivit: Halk arasında kabakulak ve pnömorinde kullanılır. Çöpçün: Hemoroit ve egzamada kullanılır.
Çörekotu: Gaz söktürücü.
Dar-ı fülfül: Öksürük kesici ve bedeni ısıtıcı olarak kullanılır.
Hardal tohumu: İştah açıcı ve mîdeyi yatıştırıcı olarak kullanılır.
Havlıcan: Öksürük kesici ve ağız kokusunu gidericidir.
Hıyarşenbe: Müshil olarak kullanılmaktadır.
Hindistancevizi : Kaynatılmış suyu mîde ağrılarına iyi gelir.
Hindistançiçeği: Hazım kolaylaştırıcıdır.
Kakule: Lezzet verici, iştah açıcı.
Kalbarda: Mîde ağrılarına iyi gelir.
Karabiber: Öksürük kesici, uyarıcı ve baharat olarak kullanılmaktadır.
Karanfil: Ağız kokusunu giderici, diş çürüklerinde ve diş ağrılarında kullanılır.
Kebabiye: İdrar ve solunum yolları antiseptiği olarak kullanılır.
Kimyon: İştah açıcı, gaz söktürücü ve terletici olarak kullanılır.
Kırım tartar: Kaşıntılı deri hastalıklarında kullanılır.
Kişniş: Gaz söktürücü ve iştah açıcıdır.
Limon tuzu: Macunun fazla tatlı etkisini hafifletmek için kullanılır.
Ma-i leziz: Kalıcı tatlılık sağlar.
Meyan balı: Öksürük kesici, idrar arttırıcı olarak kullanılır.
Portakal kabuğu: Mîdeyi uyarıcı, koku verici olarak kullanılır.
Revan kökü: Laksatif ve hemoroit tedâvisinde kullanılır.
Safran: Çarpıntı giderici ve ferahlık verici.
Sakız: Mîdeyi rahatlatıcı ve nefes darlığında öksürük gidericidir.
Sarı halile: İştah kesici olarak kullanılır.
Sinameki: Müshil olarak kullanılır.
Şamlı ve şaşlı: Kadın hastalıklarına iyi gelir.
Şeker: Macunun kıvamını veren ve tatlandıran ana maddedir.
Resene: Mîde rahatlatıcı ve gaz söktürücü.
Tarçın: Kabızlığı ve karın ağrılarını giderir.
Tarçın çiçeği: Koku özelliği için kullanılır.
Teke mersini: Macun terkibinin daha değişik kokması için kullanılır.
Tiryak: İlk çağlardan beri her derde devâ olarak kullanılan muhtelif maddelerden meydana gelmiş bir terkiptir.
Ud-ül-kahar: Diş ağrısı ve diş nezlesine karşı kullanılır.
Vanilya: Uyarıcı, olarak bilinir.
Yeni bahar: Kuvvet verici olarak mâcunlara konulur.
Zencefil: Nefes darlığı, soğuk algınlığı ve astıma karşı kullanılır.
Zerde çöp: Kuvvet verici ve mîdeyi koruyucudur.
Zulumba: Mîde rahatsızlıklarında ve hemoroitte kullanılır.
Mesir macunu; kuvvet verici, sindirimi kolaylaştırıcı, iştah açıcı, hormanları harekete geçirici, yorgunluğu giderici ve zehirli hayvanların sokmalarına karşı bağışıklık kazandırıcı özelliğe sâhiptir. Mesir macunu nun bu tıbbî faydaları yanında; mâcun kullanıldığında çocuğu olmayanların isteklerine kavuşacağı ve bir yıl boyunca çeşitli hastalıklara iyi geleceği gibi halk inançları da vardır.
Mesir Macunu Nedir ?
mesir macunu içindeki bitkiler
16. yüzyıl Osmanlı imparatorluğunun 3 kıta da hüküm sürdüğü bir dönemdi. Tüm dünyada dengelerin ekseni İstanbul’du. Dünya padişahları bir çeşit staj denilebilecek şehzadelik dönemlerini Manisa’da geçiriyor, Padişah aileleri huzurlu ve sakin bir kent olan Manisa’yı tercih ediyordu.
Yıl 1539 u gösterdiğinde Yavuz Sultan selim büyük seferlerinden birisi için İstanbul dışında iken eşi Hafsa sultan da Manisa’da bulunuyordu. Bir süredir rahatsız olan Hafsa sultanın hastalığı ilerleyince devrin hekimleri sultan için seferber edildi. Ancak sultan bir türlü iyileşemiyordu. Sonunda konu Merkez Muslihiddin Efendi ye kadar ulaştı. Merkez efendi Medresede baş müderris olan ve tıp ilminde uzman değerli bir hekimdi. Hastayı dinledi, muayene etti ve bir takım bitki ve baharat isimleri yazılı olan bir listeyi görevlilere verdi. Getirilen baharatları belli oranlarda karıştırıp şekerle tatlandırıp bir macun hazırladı. Bu macundan yiyen sultan kısa sürede iyileşti. Eskisinden daha sağlıklı ve zinde olduğunu fark eden sultan Merkez efendiye “bu macundan bol miktarda yapalım ve halka dağıtalım, böyle bir şifa deposundan herkes faydalansın” diye buyurdu. Bunun üzerine kazanlar kuruldu ocaklar yakıldı ve tonlarca macun hazırlandı. Hazırlıkları ve olayı duyan halk Sultan camiinin önünde toplandı. Kalabalığa tek tek dağıtımın zor olacağını fark eden görevliler küçük kağıtlara sarılan macunu halka saçmaya başladılar. 1539 nevruza denk gelen bu olay tüm ülkede duyuldu. Ve sonraki yıllarda daha büyük kalabalıklara daha büyük kazanlarla macun hazırlanmaya başlandı. Sultan meydanına gelemeyecek kadar yaşlı ve hasta olanların evlerine kadar gidildi ve macundan yararlanmaları sağlandı. Yüzyıllarca süren bu gelenek Manisa’nın işgal edildiği birkaç yıl dışında hiç aksatılmadan günümüze kadar gelmiştir.
Detoks kelimesinin bilinmediği Afrodizyak ın duyulmadığı yıllarda merkez efendinin hazırladığı ve şimdiki uydurma karışımlardan oldukça farklı olan bu macun yüzyıllardan bu güne kullananların referans verdiği mucizevi bir kombinasyondur.
İçeriğinde yalnızca bitki ve baharatlar ve şeker bulunur. Tarçından zencefile, karanfilden havlıcan a onlarca baharatın özel yöntemlerle şeker şurubuyla macunlanmasıyla yapılır. Baharatlar doğal halde alınıp kendi değirmenlerimizde öğütülerek hazırlanır. Şeker dışında bir tatlandırıcı kullanılmaz. Yapılış Yöntemi sebebiyle uygun ortamda 3 yıl a kadar saklanıp tüketilebilir.

mesir macunu
Macunlar, eski çağlardan beri gerek Anadolu’da gerekse Hind, Mısır ve Mezopotamya’da hastalıklara karşı ve kuvvet verici olarak kullanılmıştır.
. Selçuklu ve Osmanlılar zamanında, Anadolu’da en iyi mâcunu ilk Türk eczâcıları yaparlardı. Macunculuk Türklerde ayrı bir esnaflık kolu olup, Evliyâ Çelebi zamânında İstanbul’da 300 macuncu dükkanı bulunmaktaydı. Mesir macunu, târihî Türk tıp geleneklerine bağlı olarak, on altıncı yüzyılda meşhur hekim Merkez Efendi tarafından yapılmış şifâlı bir terkiptir.
Kânûnî Sultan Süleyman Han, Manisa’da hastalanan annesi Hafsa Sultan için devrin hekimlerinden Merkez Efendiye bir ilâç yapmasını emreder. Merkez Efendi de 41 çeşit baharattan şifâlı bir macun yapar. Hafsa Sultan bu macunu kullanarak iyileşir. Bunun üzerine Kânûnî Sultan Süleyman, bu macundan herkesin istifâde etmesi için, her yıl şenlik düzenlenmesini irâde eder. Bu târihten itibâren her yıl mesir şenliklerinde, geleneklere bağlı kalınarak, halka mesir macunu dağıtılmaya başlandı.
Mesir macunu, 41 çeşit şifâlı nebât ve baharat karışımından yapılır. Bunların isimleri ve özellikleri şöyledir:
Anason: İştah açıcı ve karminatif olarak kullanılır.
Çivit: Halk arasında kabakulak ve pnömorinde kullanılır. Çöpçün: Hemoroit ve egzamada kullanılır.
Çörekotu: Gaz söktürücü.
Dar-ı fülfül: Öksürük kesici ve bedeni ısıtıcı olarak kullanılır.
Hardal tohumu: İştah açıcı ve mîdeyi yatıştırıcı olarak kullanılır.
Havlıcan: Öksürük kesici ve ağız kokusunu gidericidir.
Hıyarşenbe: Müshil olarak kullanılmaktadır.
Hindistancevizi : Kaynatılmış suyu mîde ağrılarına iyi gelir.
Hindistançiçeği: Hazım kolaylaştırıcıdır.
Kakule: Lezzet verici, iştah açıcı.
Kalbarda: Mîde ağrılarına iyi gelir.
Karabiber: Öksürük kesici, uyarıcı ve baharat olarak kullanılmaktadır.
Karanfil: Ağız kokusunu giderici, diş çürüklerinde ve diş ağrılarında kullanılır.
Kebabiye: İdrar ve solunum yolları antiseptiği olarak kullanılır.
Kimyon: İştah açıcı, gaz söktürücü ve terletici olarak kullanılır.
Kırım tartar: Kaşıntılı deri hastalıklarında kullanılır.
Kişniş: Gaz söktürücü ve iştah açıcıdır.
Limon tuzu: Macunun fazla tatlı etkisini hafifletmek için kullanılır.
Ma-i leziz: Kalıcı tatlılık sağlar.
Meyan balı: Öksürük kesici, idrar arttırıcı olarak kullanılır.
Portakal kabuğu: Mîdeyi uyarıcı, koku verici olarak kullanılır.
Revan kökü: Laksatif ve hemoroit tedâvisinde kullanılır.
Safran: Çarpıntı giderici ve ferahlık verici.
Sakız: Mîdeyi rahatlatıcı ve nefes darlığında öksürük gidericidir.
Sarı halile: İştah kesici olarak kullanılır.
Sinameki: Müshil olarak kullanılır.
Şamlı ve şaşlı: Kadın hastalıklarına iyi gelir.
Şeker: Macunun kıvamını veren ve tatlandıran ana maddedir.
Resene: Mîde rahatlatıcı ve gaz söktürücü.
Tarçın: Kabızlığı ve karın ağrılarını giderir.
Tarçın çiçeği: Koku özelliği için kullanılır.
Teke mersini: Macun terkibinin daha değişik kokması için kullanılır.
Tiryak: İlk çağlardan beri her derde devâ olarak kullanılan muhtelif maddelerden meydana gelmiş bir terkiptir.
Ud-ül-kahar: Diş ağrısı ve diş nezlesine karşı kullanılır.
Vanilya: Uyarıcı, olarak bilinir.
Yeni bahar: Kuvvet verici olarak mâcunlara konulur.
Zencefil: Nefes darlığı, soğuk algınlığı ve astıma karşı kullanılır.
Zerde çöp: Kuvvet verici ve mîdeyi koruyucudur.
Zulumba: Mîde rahatsızlıklarında ve hemoroitte kullanılır.
Mesir macunu; kuvvet verici, sindirimi kolaylaştırıcı, iştah açıcı, hormanları harekete geçirici, yorgunluğu giderici ve zehirli hayvanların sokmalarına karşı bağışıklık kazandırıcı özelliğe sâhiptir. Mesir macunu nun bu tıbbî faydaları yanında; mâcun kullanıldığında çocuğu olmayanların isteklerine kavuşacağı ve bir yıl boyunca çeşitli hastalıklara iyi geleceği gibi halk inançları da vardır.
Mesir Macunu Nedir ?
mesir macunu içindeki bitkiler

