[Kayıt ol]   [Şifremi unuttum!
Kullanıcı adım:   Parolam:  
 
Yazar Mesaj   #13168  14-04-2009 19:32 GMT+2 saat  

ahmet





Tecrübe Puanı.: 0%
Ruh Hali: Belirtilmedi.
Mesaj
Şehir:
Ülke:
Meslek:
Yaş:
Facebook'ta Paylaş
Hipnoz Nasıl Yapılır? Hipnoz Hakkında Sorular...

TEKNIK : Tüm Hipnozitörler ufak defek farklılıklar ile de olsa temel olarak şu teknikleri uygularlar.
A) Animal magnetizm dönemlerinde trans husule getirmek için, manyetik akısın parmaklarla, manyetik çubuklarla noktaya doğrultulması
B) PAS denilen belirli noktalara yapılan el, parmak uygulaması
C) Gözle tespit, sözle telkin yaparak hastanın glabella noktasına bakıp telkinlerde bulunarak transın eldesi
D) Parlak bir cisme baktırarak transın eldesi
F) Multivizyon tekniği ile (daha çok grup terapi ve toplu seanslarda) hipnoz uygulanması
G) Sedatif ve hipnotik ilaçlarla şahsi transin oluşumuna hazırlama
H) Dikkatin tespiti ve VERBAL SÜJESTION

Hipnoz yukarıda anlattığımız gibi oluşur, gelişir ve şekillenir.

NERELERDE KULLANILIR

Her şey den önce bir uyarıyla başlayalım. Bu bölümde anlattıklarımız her okuyanın Hipnoz denemesinde bulunması için yazılmış şeyler değildir. Yalnızca bilgilendirme amacı gütmektedir. O yüzden lütfen burada yazılanları uygularsam bende Hipnoz yaparım gibi bir denemeye kalkışırken dikkatli olunuz.
TEKNIK : Tüm Hipnozitörler ufak defek farklılıklar ile de olsa temel olarak şu teknikleri uygularlar.
A) Animal magnetizm dönemlerinde trans husule getirmek için, manyetik akısın parmaklarla, manyetik çubuklarla noktaya doğrultulması
B) PAS denilen belirli noktalara yapılan el, parmak uygulaması
C) Gözle tespit, sözle telkin yaparak hastanın glabella noktasına bakıp telkinlerde bulunarak transın eldesi
D) Parlak bir cisme baktırarak transın eldesi
F) Multivizyon tekniği ile (daha çok grup terapi ve toplu seanslarda) hipnoz uygulanması
G) Sedatif ve hipnotik ilaçlarla şahsi transin oluşumuna hazırlama
H) Dikkatin tespiti ve VERBAL SÜJESTION

ASAMALAR : Yukarıda yazılı teknikler belli bir sıra içerisinde uygulanılır. Hipnozun derinlik derecesine göre yeni asama ve uygulamalar planlanılır.
A) Hastanın hazırlanması
B) Süjestibilite testleri (telkin edilebilirlik)
C) Transın meydana getirilmesi
D) Transın derinleştirilmesi
E) Gerekli fenomenlerin eldesi (anestezi, aneljezi, katalepsi, amnezi, ekmnezi vb)
F) Operasyonun uygulanması veya gerekli telkinlerin verilmesi
G) Meydana getirilmiş (anestszileer, felçler gibi) fenomenlerin ortadan kaldırılması
H) Post hipnotik telkinlerin verilmesi
I) Süjenin dehipnotizasyonu
J) Uyanmanın tam olup olmadığının kontrolü
K) Kişinin salıverilmesi

Hipnoz Hakkında Bilimsel Sorular

Bana göre hipnoz insanlardaki stres,gerilim ve aşırı uyarılmışlık halinin tam tersi olan, gevşeme, zihinsel konsantrasyon ve durulukla elde edilen, bilinçli zihinsel durumdur. Daha doğrusu ben hipnozu bu şekilde elde ediyorum. Bence hipnozun temelinde yatan mantık budur.Bu şekilde düşünmemin nedenleri aşağıdadır.

1- Klasik hipnoz tekniklerinde konsantrasyon hipnozun en önemli unsurlarından biridir.Bundan dolayı hiperaktifleri klasik yöntemlerle hipnotize edemiyoruz, çünkü konsantre olamamaktadırlar. Konsantre olmayı gerektirmeyen modern hipnoz yöntemleri ile hiperaktiflerde hipnoterapiden yararlanabilmektedirler.

2- Hipnozu neyin meydana getirdiği konusunda başka çok önemli bir noktada IQ ile kişinin hipnoza yatkınlığı ve transın derinleşebilmesi arasındaki doğru orantıdır.Yani kişinin IQ'su ne kadar yükek ise o kadar iyi hipnotize edilebilir.Bu orantı ve hipnozun zihinsel işlemlerle elde edildiğinin delilidir. Aynı zamanda hipnozun bilinçsiz bir ruh hali olmadığını gösteriyor. Çünkü bilinçsiz bir ruh haline ulaşmak için neden IQ gereksin.Bu doğrultuda hipnozu bilinçlilik hali olarak kabul etmek zorunludur.Eğer hipnotize edilenler bilincini kaybediyor diye bir şey olsa idi zaten bilinci yerinde olmayan psikotiklerin* hipnoza daha yatkın olması gerekirdi. Oysa durum bunun tam tersidir.

3- Bazı eski kaynaklarda hipnozun telkin ile elde edildiği bildirilmektedir.Oysa günümüzün modern hipnoz anlayışı ve modern indüksiyon tekniklerinin kullanılmasıyla kişi ile hiç bir söz konuşmadan ve kişiye hiçbir telkin vermeden de hipnoz hali elde edilmektedir.


Hipnozun doğası konusu körlerin fili tarif etmesi hikayesine benzemektedir.Yani kim hipnozun neresine dokunuyorsa o şekilde tanımlamaya çalışmaktadır.Herkesin uzlaşacağı bir hipnoz tanımı yapmak çok zor olmakla birlikte hipnoz ne değildir sorusuna cevap vermek çok daha kolay görünmektedir. Bazı uzmanlara göre hipnoz değiştirilmiş bir duygu durumdur.Gerçektende hipnotize edilen kişiler hipnozda hissettiklerinin çok farklı olduğunu söylemektedirler.Ama hipnozun bu yönünün hipnozun tüm doğasını açıklamaya yeteceğini sanmıyorum.Diğer bir grup ise hipnozu esasen derin bir gevşeme hali olarak karakterize etmek isterler.Braid ve Janet hipnozu sujenin algısal alanını daraltmanın ve konsantrasyonun meydana getirdiğini savunmuşlar ve bunu da monoidizm olarak adlandırmışlardır.

Bazıları ise hipnozu öğrenilmiş bir fonomen olarak açıklamaya çalışırlar ve trans anında kişinin nasıl davranacağını daha önceki öğrenmelerinin belirlediğini iddia ederler.Bu guruptaki kişilerin fikirlerinin doğru olmadığını Afrika’nın ilkel kabilelerinde yaşayan ve hipnoz hakkında hiçbir bilgisi ve fikri olmayan bir insanların dahi hipnotize edilebilmesi göstermektedir.

Psikanalistlerden Frenczi “ Hipnozun Oedipal durumun özeti " olduğunu belirtmiştir.İndiksiyonda otoriter method kullanılmışsa bunu paternal (babacıl) Hipnoz” olarak adlandırmış " bu durumda sujenin hipnotistini güçlü baba imgesi ile ilişkilendireceğini ” belirtmiştir.Aynı şekilde permissif metot kullanılmışsa sujenin hipnotistini anne imgesi ile ilişkilendireceğini belirtmiştir.Görüldüğü gibi psikanalistlerde hipnoza tamamen kendi gözlükleri (paradıgmaları) ile bakma eğilimlerini sürdürmüşlerdir.

Özetle kanımca hipnozun en doğru tanımı ancak şu şekilde yapılabilir “ Hipnoz hipnozdur ” Beni bu tanımı yapmak zorunda bırakan şey hipnozun doğası konusunda yapılan her açıklamaların hipnozun sadece bir veya birkaç unsurunu ön plana getirmesi ve bütüncül bir bakış açısından uzak olmasıdır.Bir şeyi başka şeylerle kıyaslayarak açıklamaya çalışmak ancak bu kadar gerçekçi olabilmektedir.Bazen bilimde gelişme kaydedebilmek için bilinen şeyleri bir kenara bırakmak gerekmektedir.Hipnoz konusunda bunu şu ana kadar en iyi yapabilen Dr.Milton H.Erickson’dır.

Hipnoz bir gevşeme yöntemi midir ?

Bence aslında hipnoz büyük oranda bir gevşeme ve konsantrasyon yöntemidir.
Çünkü;
a)Hipnozun meydana getirilmesine ve derinleştirilmesinde önemli bir unsurda fiziksel ve zihinsel gevşeme tekniklerinin kullanılmasıdır.

b)Hipnozda vücutta meydana gelen fizyolojik değişiklikler ile psikologların her zaman kullandığı gevşeme yöntemlerinde meydana gelen fizyolojik değişiklikler neredeyse birbirinin aynısıdır.

c)EEG cihazları da hipnoz ve gevşeme yöntemlerinin bir elmanın iki yarısı kadar birbirine benzediğini göstermektedir.

Tüm bu sonuçlar gevşemenin hipnoza sadece eşlik etmediğini hipnozun ana unsuru olduğunu göstermektedir.Hipnozun uyku olmadığı da artık çok iyi bilinmektedir.Bundan dolayı seanslarımda sujelerime asla "uyu" demem.

Fiziksel gevşemeyi sağlamak için danışana gevşeme yöntemlerini uygulatırım. Zihinsel gevşeme içinde sujelerime yapabilecekleri kognitif ( bilişsel ) görevler veririm. İmajinasyonu serbest çağrışım yönteminde olduğu gibi serbest imajinasyon şeklinde sujeye genel çerçeveler vererek yaptırırım. Oda her zaman lazım olmayabilir.

Hipnoza Yatkınlık

Bazı insanların hipnoza biraz daha yatkın olduğu doğrudur.Bu durumu ölçmek için hatta bazı testler dahi geliştirilmiştir.Ama ben hepsini boş veriyorum.Çünkü bazı danışanlar zaten ben hipnoz olabilir miyim endişesi ile gelmektedirler.Bu tür hipnoza yatkınlık testleri uygulamak danışanın kaygılarını daha da arttırmaktan başka bir işe yaramamaktadır.Bu testleri uygulamak yerine danışanıma hipnotize edilememesi için bir neden olmadığını vurgulamaya çalışırım.Ayrıca bu yaklaşımım kendilerine güvenleri olmayan “ Ama ben yapamam hipnoza giremem sanırım ” diyen sujelerime transa girmekten başka seçenek bırakmadığı için transa girmek zorunda kalırlar. Bu yaklaşım sayesinde hipnoza başladığım günden bugüne bazı özel durumlar haricinde hipnotize edemediğim 3-4 kişi dışında kimse olmamıştır.Bu özel durumlardan bir tanesi de astım hastalığı olan bir çocuğu nefeslerini kontrol edemediğimden hipnotize edememiştim.Danışanları bir peşin hükümlülükle hipnoza yatkın olarak kabul etmek danışanın hipnotize edilme ihtimalini yükseltir.Danışanın hipnoza yatkınlığı konusunda şüphelerim varsa danışana hissettirmeden hipnoz sürecinin bir parçasıymış gibi yatkınlık konusunda danışanı test ederım..Ayrıca uygun hipnoz teknikleri kullanıldığında hipnozu hemen hemen her insan yaşayabilir.

Hipnoza yatkın insanlar ilk seansta derin bir transa hemen ulaşabilirler diğerleri ise trans durumunu yaşayarak derin translara kendilerini ulaştırmayı öğrenirler.

Manyetizmanın hipnozu elde etmede etkisi var mıdır ?

Hipnozun ilk yıllarında manyetizma ile hipnoz aynı şeyi ifade etmekte idi.Zamanla hipnoz hali elde etmek için manyetik paslara gerek olmadığı anlaşıldı.Ancak ben sujelerime uyguladığım manyetik pasların gevşeme düzeyini arttırdığını anksiyeteyi azalttığını en önemliside sujeyi dahada içselleştirdiğini gözlemlediğim için seanslarımda zaman zaman manyetik etkilerden yararlanmaktayım.

Telkinler neden kabul edilir? Telkinler kabul edilmek zorunda mıdır ?

Hipnozu kendimce açıklamaya çalıştım, peki telkin fenomenini nasıl açıklayacağız ? Çok basit; İnsanlar gerilim,kızgınlık, stres ve üzüntü hallerinde nasıl telkin almaya uygun değillerse bunun tam tersi olan hipnoz durumunda da telkin almaya uygun hale gelirler.Hipnoz hakkında en çok sorulan sorulardan biride hipnoz altında iken terapist tarafından söylenilen (telkin edilen) her şey yapılır mı ? sorusudur.Bu soruya şöyle pratik bir cevap vereyim.Bu sadece filmlerde olmaktadır gerçek hayatta böyle bir şey söz konusu olamaz.Böyle bir şey söz konusu olsa idi telkin ile aşılamayan psikolojik sorun kalmazdı.Hatta insanlar rahatlıkla sigarayı bırakacağından sigara üretici firmaların çoktan iflas etmiş olması gerekirdi.Hipnozda iken verilen telkinlerden kişi kendine ve özüne (bilinçaltına) uygun olan sözleri alır ve bu talimatlara da uyar.Kişi özüne uygun olmayan telkinleri rahatlıkla reddeder,ve uymaz.Bu konuda yapılmış deneysel araştırmalar da aynı sonuçları vermektedir.

Hipnoterapi ve diğer terapilerin bilimsel karşılaştırılması...

Araştırmacılar (Smith,Glass and miller 1980 Kirsch 1990) Hipnozun tedavideki başarısını psikodinamik yaklaşımlarla karşılaştırdıklarında hipnozun iki kat daha başarılı olduğunu bulmuşlardır.Kognitif-Davranışcı yaklaşımlarla hipnozun bir arada kullanıldığı tedaviler ile kullanılmadığı tedaviler karşılaştırıldığında ise hipnozun kullanıldığı tedavi yaklaşımları %70 daha başarılı bulunmuştur.Obesite de bu rakam daha da artmıştır.Bulunan başka bir çarpıcı sonuç ise tedaviden sonra hastalığın tekrar etme ihtimali hipnozun kullanıldığı tedavilerde çok daha az olarak bulunmasıdır..

Hipnozda iken bilincimi kaybedip ne yaptığımı ne söylediğimi bilemeyecek miyim ?

Daha önce söylediğim gibi hipnoz bilinç kaybı değildir.Hipnozda iken ne yaptığınızın ne söylediğinizin mutlaka farkında olursunuz.Zaman zaman bu farkındalık her zamankinden daha yüksektir.Çünkü hipnozda iken beş duyu organı daha hassaslaşır.Trans sona erdikten sonrada seans sırasında konuştuklarınızın genelini hatırlarsınız.

Herkes hipnotize edilebilir mi?

Türkiye'de kullanılan geleneksel hipnoz yöntemlerinin herkesi hipnotize etmesi söz konusu değildir.Ancak Dr.Erickson'un modern hipnoz teknikleri herkesi hipnotize etmekte başarılıdır.Öyle ki herkesi her an her yerde hipnotize edebilen biri olarak tanınıyordu.Kendisi Amerikan Tıbbi Hipnoz Derneğinin başkanlığını yapmıştır.»Ericksonian hipnoz ve psikoterapi Sayfamızda ilk günden bu güne evrim geçirerek modernleşen hipnozun son halini kısaca (şimdilik) görebilirsiniz.

Hipnozun istenmeyen etkisi var mıdır ?

Derin transların sonuna doğru hafif bir baş ağrısı genellikle sujelerimde görülebilmektedir. Ancak o da seans sona erdikten biraz sonra yok olmaktadır.Bu baş ağrısını uzun süren konsantrasyondan kaynaklandığı düşüncesindeyim.Çözümü saatlerce süren bir matematik problemi ile uğraştığımızda benzer bir baş ağrısı yaşayabiliriz.Bunun dışında hipnozun istenmeyen etkisi yoktur ve hiç bir kaynakta bir istenmeyen etkiye rastlanmamaktadır.Ancak dikkat edilmesi gereken nokta hipnozun tıp,diş hekimliği veya psikoloji eğitimi almamış kişilerce uygulandığında bir çok zararlar verebileceğidir.Hatta bu alanlardan mezun her kişide hipnoz ve hipnoterapi konusunda uzman değildir.Hipnoz bir terapi şeklidir büyü ve oyun değildir.

Hipnoz bağımlılık yapar mı ?

Hipnoz asla bağımlılık yapmaz.

Hipnoz hangi sorunlarda kullanılabilir ?

Psikolojik Sorunların bilinçaltı nedenlerini anlamak için hipnoz şizofreni hariç hemen hemen her türlü sorunda kullanılabilir.Ben hipnozun bu türlü kullanımını hipnoanaliz olarak adlandırıyorum. Bilinçaltı nedenler hipnoz ile anlaşılıp çeşitli teknikler terapiler ve telkinlerle sorun yok edilmişse bu terapiye de hipnoterapi diyorum.Hipnoz bir çok hastalık ve sorunda asıl tedavi aracı bir kısım sorunda ise yardımcı tedavi aracı olarak kullanılabilir.Bilinen tüm psikoterapi yöntemleri kişi hipnoz altında iken daha rahat uygulanır.Hipnoterapi psikoterapilerin etkisini arttırır.Ayrıca ilaç tedavisine devam eden kişilerde hipnoterapi tedaviyi ve psikoterapiyi hızlandırır.

Hipnoz kimlere uygulanmamalıdır ?

Hipnoz epilepsi geçmişi olanlara,psikotiklere ve şizofrenlere asla uygulanmamalıdır.(Literatürde az da olsa şizofrenlerde hipnoterapinin uygulanabildiğini rastladım.)

Hipnozdan çıkamama gibi bir durum söz konusu olabilir mi ?

Şu anda bulunduğunuz internet ortamından ve girdiğiniz hipnoz sayfalarımızdan nasıl ki çıkamamanız söz konusu değilse aynı şekilde hipnozdan da çıkamamanız söz konusu değildir.

Hipnoterapi seansları kaç saat sürer ?

Benim uyguladığım hipnoterapi seansları en az iki saat sürer.Zaman zaman 4 saati de bulabilir.Ancak her hipnoterapist için sabit bir süre yoktur.

Hipnoz sırasında transta veya derin transta olduğumu kendim anlayabilir miyim ?

İnsanların transata yada derin transta olduklarını hipnoz halinde ikin fark etmeleri çok kolay olmayabilir.Aslında bu birazda insanların hipnozdan beklentilerine ve hipnoz hakkındaki bilgilerinin neler olduğuna bağlıdır.Genellikle kişinin derin transta olduğunu seansı seyredenler daha iyi gözleyebilirler. Hipnoterapi seanslarım seanslarım sırasında sujenin rızası olursa hipnozda ki durumunu sonradan kendisine gösterebilmek için seansın görüntülerini video kamera ile kaydederim.Böylece sujeler bu görüntüleri seyrettiklerinde transta oldukları konusunda bir şüpheleri kalmaz.Ayrıca bu video görüntülerini kişinin rızasını alarak hipnoz eğitim materyali olarak kullanmaktayım.


Neden tek bir hipnoz yoktur ?

Hipnoz rüyalarımız kadar subjektif bir konudur. Sujelerin yaşadıkları deneyimler olarak ta hipnoz subjektifliğini korumaktadır.Hipnozu yaşayan kişilerin hipnoz tanımları kişiden kişiye mutlaka değişmektedir.Yer yüzünde ne kadar insan varsa o kadar farklı hipnoz vardır diyebilirim. Sujelerimin bir kısmı hipnozu şu şekillerde tanımlamaktadırlar
" hipnoz içselleşmektir,çok hoş bir duygu,çok yoğun bir uyuşukluk, inanılmaz güzel bir duygu,kendimi ameliyattan çıkmış gibi hissediyorum,çok ağırlaştım,sanki burada değildim" Hepside doğrudur ama herkes aynı şeyleri hissetmeyebilir. Herkesin birbirinin aynı rüya görmesinin imkansız olması gibi. Bir sujeye uyguladığım birinci ve ikinci seans hiç bir zaman bir birine benzemez. Aynı sujeler farklı seansları sırasında hiç bir zaman bir birinin aynı deneyimleri yaşamazlar. Her seans sonunda hipnozu daha önceki seanstan farklı şekilde tanımlarlar ve yaşarlar.Bundan dolayı hipnoz ve trans durumunun objektif kriterlerle ölçülmesi güç olmaktadır.Buna rağmen bazı skalalar A.B.D' de kullanılmaktadır.

Değerli hipnoz ustası abim saydığım Dr. Ali Özden Öztürk hipnozun objektif kriterlerle ölçülebilmesi konusunda şöyle derdi: "İki insana aynı miktarlarda elektrik versek elektriğin bu iki insan üzerinde meydana getirdiği etkiler ve kişilerin elektriğe vermiş olduğu tepkiler mutlaka farklı olur.Bunun gibi hipnoz ve transa maruz bırakılan insanlarında farklı şeyler yaşayarak farklı tepkiler vermeleri doğaldır."

Hipnoz ile kişi diğer yaşantısına (reankarnasyon) veya çocukluk dönemine götürülebilir mi?

Hipnoz ile kişiye yaş gerilemesi yaptırılabilir.Bu konu artık gayet açıktır hiç bir yerde tartışılmamaktadır.Ancak reankarnasyon konusuna gelince:Ben işte o biraz zor derim.Çünkü daha önce ki hayatına gittiğini söyleyen kişi beynindeki ya da bilinçaltında ki bazı genetik bilgilere ulaşıyor olabilir.Ulaşılan bilgiler kolllektif bilinçaltına ait bilgilerde olabilir.Dolayısı ile bu konunun bilimsel yöntemlerle araştırılmasına karşı değilim ama reankarnasyon diye bir şey olduğunuda sanmıyorum.

Hipnoz'un bir alternatif tedavi yöntemi olduğu söyleniyor ?

Dünyanın hiç bir yerinde hipnoz alternatif tedavi değildir tedavinin ta kendisidir.Tıbbi hipnoz derneğinde de bu anlayış benimsenmiştir.Ancak hipnoz hakkında hemen hemen hiç bir bilgisi olmayan ve aynı zamanda uygulayamayan bazı ruh sağlığı uzmanları size alternatif tedavi olduğunu söyleyebilirler çünkü bize de söylemektedirler.Ama ben şahsen bu hatayı hemen orada düzeltiyorum.Hipnoz hakkında sorulara cevap verme cesaretini kendinde bulan bu uzmanlarımızın neden hipnozu uygulayabilip sonuçlarını kendilerinin test edemediklerini de hep merak etmişimdir.Aslında nedenini de biliyorum çünkü konuşmak kolaydır zor olan uygulamaktır.Bence bu soruyu sizde sorun onlara.Sonra birde insanların bilmedikleri şeylere karşı korku duymaları doğaldır.Hipnozun alternatif bir tedavi olduğunu düşünen bu kişilere hipnozu öğrenme zahmetine girmelerini tavsiye ederim.

Amerikan Tıp Derneği 1958'de tıbbi hipnozun kullanılmasını kabul etmiştir. Türkiye'de henüz yasal bir düzenleme yoktur.Tıbbi hipnoz derneğinin girişimleri sonucu yasa hazırlıkları sağlık bakanlığında devam etmektedir.Acı bir gerçek ancak bu durum hipnoz konusunda şu anda 44 yıl geride olduğumuzu göstermektedir.Ancak bundan dolayı hipnozun alternatif tıp olduğu asla söylenemez.

Hipnoz Nedir?

Hipnoz kelimesi eski Yunancada "hypnos=uyku" anlamına gelir. Ancak hipnoz bir uyku hali olmayıp, aksine uyanıklık halidir. Elektroensefalografi (EEG) kullanılan modern araştırmalarda elde edilen beyin ritm örnekleri, hipnotize edilmiş bir kişinin, uyku ile uyanıklık arasında olduğunu göstermektedir. Hipnotizma ise; hipnoz yaparken kullanılan tekniklerin tümüdür. Türk Dil Kurumu'nun Türkçe sözlüğünde hipnoz, "Sözle, bakışla, telkin yapılarak meydana getirilen bir çeşit uyku hali ki, bu halde uyuyan kimse (denek), uyutanın etki ve telkinlerine açık, fakat dış dünyanın başka etkilerine karşı kapalıdır." şeklinde tarif edilmektedir.

__________________
Çevirimiçi durumu