HAYRETTİN KARAOĞUZ Biyografisi hayatı kaç yaşındadır nasıl ünlü oldu nereli

Doğan TV Center
hayrettin@startv.com.tr


KİŞİSEL BİLGİLER
Doğum Tarihi : 1984
Medeni Durum : Bekar
Uyruk : T.C
Askerlik Durumu : Programın durumuna göre


EĞİTİM BİLGİLERİ

Üniversite Kadir Has Üniversitesi
Reklam 2004 - 2009
Dershane 2000-2004
Lise Yahya Kemal Beyatlı 1997 – 2000


İŞ DENEYİMİ

2010 Nisan –Mayıs Stand-up / 15 il 15 Üniversite Doritos sponsorluğunda stand-up turnesi
2010 Ocak ‘Gelecekten Bir Gün‘ sinema filmi
2009-2010 Doritos Reklam Kampanyası
2009 Haziran Turkcell Viral Reklamları ( 35 Kontöre Kısa Masaj)
2009 Mayıs Turkcell reklam filmi Nar kampanyası
2009 Mayıs Stand-up Turnesi / Üniversiteler Arası
2009 Nisan Yeni Rakı İnternet Reklam Filmi
2009 Mart Kızsız Adam
2005-2008 Reklam Ajansları(Birçok reklam ajansında reklam yazarlığı)
2005-2008 Kadir Has Üniversitesi Tiyatro Topluluğu
2007 Mayıs En İyi Erkek Oyuncu Ödülü / İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür AŞ.
Gösteri Sanatları Merkezi
2004-2008 Kadir Has Üniversitesi Reklamcılık Bölümü
Ekibiyle birçok kısa film ,reklam ve video çekimleri


YABANCI DİL BİLGİSİ

Türkçe'ye aşina diğer dillere yabancı

Nasıl ünlü oldu?

“Issız Adam”ı ti’ye alan “Kızsız Adam” adlı kısa filmle ünlenen Hayrettin Karaoğuz’un artık kendi adını taşıyan bir şov programı var.

Karaoğuz’un internet ve televizyonda yayınlanan ilginç görüntüleri kendine has üslubuyla yorumlayacağı “Hayrettin”, bu akşamdan itibaren her salı Star TV ekranında olacak.

“Hayrettin” programıyla stand-up gösterilerinizi mi ekrana taşıyacaksınız?

- Aslında tam olarak stand-up gösterilerimi ekrana taşıyorum diyemem. Çünkü stand-up dediğimiz olay, seyircinin sahneye konsantre olarak izlediği bir şey. Ama işin içine televizyon girince, daha görsel bir iş yapmak zorundasınız. İzleyiciden onlarca kanal arasından bir kanala konsantre olmasını bekleyemezsiniz. Onları, o programda tutacak görsel malzemeler kullanmalısınız...

Peki nasıl bir program bu?

- “Hayrettin”, biraz değişik bir komedi programı. Şu ana kadar izlediğimiz komedi programlarının yapmadığı bir şeyi yapıp, interneti kullanacağız. Değişiklik diyorum ama buna ‘çağa ayak uydurma’ demeliyiz aslında. Ben daha önce interneti kullanan bir komedi programı görmedim ve bana kalırsa bu dönemde internetten yararlanmamak eksiklik. İnternette yayınlanan videolardaki mizahın üzerine gideceğiz. Ben de kendini internette gösteren biri olarak programı daha keyifli ve eğlenceli bir hale getireceğimi düşünüyorum. Şu anda sadece düşünüyorum aslında, ne yapacağımı uygulamada göreceğiz...

DİZİLERİ DE Tİ’YE ALACAĞIZ

Programın formatını nasıl oluşturdunuz?

- Bir gün arkadaşlarla evdeydik, internet başındayken bir video ilgimizi çekti. 5-6 kişi o video üzerinden geyikler yaptık, sabaha kadar güldük. Yazılan yorumları okuyup tekrar yarıldık. Video üzerine kendi aramızda daha komik şeyler çektik. O 15 saniyelik videonun etinden sütünden yararlandık anlayacağınız. Bu konseptte bir program hazırlama fikri de öyle doğdu. Programda da internetteki videoların etinden sütünden yararlanacağız. Gerekirse videodaki kişiyi bulup stüdyoya getireceğiz, beraber gülüp eğleneceğiz. Artık herkes internette bulduğu komik videoları yakınlarıyla paylaşıp, “beraberce gülme” eylemini gerçekleştiriyor. İşte biz de bunu televizyona taşımaya karar verdik. Stüdyodakiler ve ekran başındakilerle beraberce gülme eylemini gerçekleştireceğiz. Tabii ki sadece komik videolar göstermeyeceğiz. O videoyu gösterip onun üzerine stand-up’lar yapacağız ve çok daha komik şeyler çekeceğiz.

Sizi her videoda farklı bir rolde mi izleyeceğiz, yoksa sürekli aynı karaktere mi bürüneceksiniz?

- Karakterlerin olup olmaması, programın ilerleyen bölümlerinde belli olacak. Bir tip yaratırız ve izleyici çok severse, uzun süre devam edebilir. İçinde Hayrettin’i bulacağınız değişik bölümler de olacak. Bu arada sokakla da çok içli dışlı olacağız. Ben mahalle kültüründe bir adamım, oradan gelen bir mizah anlayışım var. Sokak mizahı, programımızın içinde bolca olacak. Bir de insanlar beni “Kızsız Adam” kısa filmiyle tanıdı, onun temelinde bir filmi ti’yi almak vardı. Aynı şekilde internete düşmüş ya da düşmesi muhtemel televizyon programları, diziler ve ufaktan siyaseti de ti’ye alacağız. Madem televizyona iş yapıyoruz, televizyonu kullanmamak olmaz.

HAYRETTİN KADIN DOĞUM UZMANI DEĞİL Mİ?

Okan Bayülgen başta olmak üzere birçok ünlü isim de “Hayrettin”in fragmanında oynayarak size güvendiklerini ve destek verdiklerini gösterdi...

- Evet, program için birçok ünlüden destek aldım ve bu beni çok mutlu etti. Televizyona adım attığım ilk projede yanımda olmaları, bana çok büyük bir güç verdi. Fragmanda oynayanlar çok sevdiğim ve saydığım insanlar. Hepsi sanki kendi programları gibi oynadı ve programı benimle beraber sahiplendi. Onlara buradan bir kez daha minnettarlığımı sunuyorum.

Size böylesine destek olan o ünlülere “Hayrettin Karaoğuz’u nasıl bilirsiniz” diye sorsak, hangisi ne der acaba?

- (Gülüyor) Vallahi “Hayrettin’i nasıl bilirdiniz” diye sorduğunuzda çoğu “İyi bilirdik” diyecektir. Çünkü ilişkileri iyi ve sağlıklı bir insanımdır. Aslında bu soruyu benim cevaplamam çok doğru değil. Ama programda sizin bu sorunuzu sorarız. Hatta programda “Hayrettin’i tanıyor musunuz” diye bir bölüm yapmayı düşündük, sokağa çıkıp insanlara sorduk. Bir amca “Kadın doğum uzmanı değil mi o ya” dedi. İşin enteresanı, amcaya o soruyu soran bendim! Eskiden sokakta yürürken “Kızsız Adam” diye bağırırlardı arkamdan. Sonra bir cips reklamında oynadım, bu sefer de o cips firmasının ismiyle çağırdılar beni. Biz de programın ismini “Hayrettin” koyduk, artık arkamdan “Hayrettin” diye bağırıyorlar...

SENARYO YAZIYORUM

“Gelecekten Bir Gün” ile sinemaya da adım attınız, yeni sinema projeleriniz olacak mı?

- Şu anda sadece televizyon programıma konsantre olmuş durumdayım. Ama kafamda yazmam gerektiğine inandığım bir senaryo var ve geçen hafta yazmaya başladım. Ama şunu da söyleyeyim; bu, kafamda yazmam gerektiğine inandığım 10’uncu senaryo! (Gülüyor)

KOMEDYEN OLMAK KREDİ ÇEKMEYE BENZER

Komik olmanız, ilişkilerinizde sıkıntı yaratıyor mu?

- Ben komedyen olmayı, bankadan kredi çekmeye benzetiyorum. Komikseniz, yaşamınızdaki insanlar üzerinde bitmek bilmeyen bir krediye sahip oluyorsunuz. Ama o krediyi fazla kullandığınız zaman, bu size faiziyle geri dönüyor.