Bülent Özdemir Kimdir?
Doğum Adı: Bülent Özdemir
Doğum Yeri: İzmir, Türkiye
Hakkında:
Bülent Özdemir ünlü bir bestecidir. Bunun yanında album düzenlenmeleri de yapmaktadır.
İzmir Karşıyakalı olan Bülent Özdemir, müziğe 14 yaşında davul çalarak başlamış. O güne kadar hep şarkı söyleyen Bülent Özdemir, Sezen Aksu sayesinde beste yapmaya başlıyor. İlk bestesi de bir Gülten Akın şiiri olan Deli Kızın Türküsü. Sezen Aksu besteyi çok beğeniyor ve adını albümüne bile veriyor.
Sezen Aksu’nun “Deli Kızın Türküsü”, “Kınalı Kuzum”, Aşkın Nur Yengi’nin “Siyah Beyaz”, “Uslandım Artık” Yıldız Tilbe’ nin “Hoşça kal”, “Sana Değer”, Sibel Can’ın “Lale Devri” ve son albümünde “benim yerime de sev, Ajda Pekkan’ ın “Amazon”, “Tufan” Işın Karaca’nın “Kalp Tanrıya Emanet” ve Ferhat Göçer in CENNET ve yeni albümündeki SEN SÖYLE HAYAT gibi daha sayamadığımız pek çok ünlü şarkıların bestecisidir.
Türkiye’de Türk popunu yeniden sevdiren, zor beğenenlere bile keyifle dinleten bir besteci, gitar virtüözü olan Bülent Özdemir’in Türkiye’de ciddi bir dinleyici kitlesi bulunmaktadır.
Evet, tek kişilik bir ordudur Bülent Özdemir. Gözlerinizi kapatıp dinlerseniz, arkasında çalan bir orkestranın olduğuna o kadar inanırsınız ki, gözlerinizi açtığınızda onu sahnede tek başına görmek mucize gibidir. Sadece gitar çalar oysaki sahnede. İlaveten duyduğunuz ritm, davul ve bas ise onun gitarı çalarken çıkartabildiği sesler arasındadır! Nasıl mı? Bu sorunun cevabı halen muallâkta olmakla birlikte, cevabın bir kısmı onun gitarı tersten çalması ile açıklanabilir (: Tersten çalma sebebi ise solak oluşudur.
14 yaşındayken davul çalarmış Bülent Özdemir. İzmir’de yazları düğünlerin yapıldığı bir açıkhava salonunda, Anılar isimli orkestranın davulcusunu izleyerek, öğrendiklerini evde sandalyeleri, çatal bıçakları bir araya toplayarak uygulamaya başlamış (: Grubun davulcusunun gelmediği gece – ki Almanya’ya kaçtığı söyleniyor- davul çalabileceğini iddia eden bir tek o olduğu için, orkestra üyelerinin onun çalmasına izin vermekten başka seçenekleri kalmamış. Ve o gece hiç eğitim almadan bu kadar iyi davul çalabilmesine hayret etmişler.
Yine o yıllarda kurdukları grubun gitarcısının gitarıyla da geceleri çalışırmış. Ama solak olduğu için kalın tellerle ince tellerin yerlerini değiştirmesi gerekirmiş her gece. Bu zahmetli operasyondan tamamen kendini kurtarıp en sonunda tel yerlerini hiç değiştirmeyerek, yani bas teller aşağıda olmak üzere gitarı tersten çalmaya başlamış. İşte ne olduysa ondan sonra olmuş zaten (: Kendine has çalış üslubuyla, çıkarabildiği sesleri anlatsam inanmazsınız. Gidip gözünüzle görmeniz, kulaklarınızla duymanız lâzım. Sanki Bülent Özdemir önde, orkestranın diğer hayalet enstrümanistleri arkada gibi garip bir durum var (:
Gitar ve davul deneyimlerine bakınca; Bülent Özdemir belki de, bir insanın “gerçekten” isteyip de yapamayacağı hiçbir şey olmadığının kanıtı… Bu arada, konservatuarda piyano eğitimi aldığını da ilave edelim. Gerçi, eminim onu da kendi başına öğrenebilirdi bu müzikal aşkı ve yeteneği ile…
1984’te Caz ve Rock ağırlıklı bi repertuar ile Absolute Band isimli grubu kuruyor. Bodrum’da aralarında Robert De Niro, Al Pacino ve Dustin Hoffman’nın da olduğu çok sayıda dinleyiciyi kendilerine bağlayan inanılmaz performanslar sergiliyorlar. Grubun yanı sıra solo performanslara da başlıyor. 1987-93 arası Akrep Nalan’la müthiş bir uyum içerisinde gerek Bodrum’da gerek İstanbul’da sahne alıyorlar.
Çok uzun bir süre sahnede Caz müziğiyle kendini ifade eden Bülent Özdemir’i Türkçe müzik ve beste yapmak konusunda ikna eden Sezen Aksu’ya da ne kadar teşekkür etsek azdır. Sezen Aksu’dan aldığı motivasyonla ilk bestesini bir Gülten Akın şiiri olan Deli Kızın Türküsü’ne yapıyor Bülent Özdemir. Bu olağanüstü şarkı aynı zamanda da Sezen Aksu’nun 1993 Eylül’ünde çıkardığı 11. stüdyo albümünün adıdır.
Yeri gelmişken bahsedeyim, Bülent Özdemir hiç söze beste yapmamış. Hep önce müzik, sonra sözler var olmuş. Deli Kızın Türküsü şiiri besteden önce yok muydu diyeceksiniz… Evet vardı. Aynı merakla ben de sordum bu soruyu. Bana bu bestenin hikâyesini anlattığında ise tüylerim diken diken oldu!
Sezen’le son albümü üzerine konuştukları bir gün, Sezen bir türlü albüme adını verecek şarkıyı bulamadığını ve bir şeylerin eksik olduğunu söylemiş. Bülent Özdemir o sırada gitarıyla doğaçlama bir şeyler çalmaya başlamış. İnanılmaz ama Sezen aynı anda kafasında yankılanan Gülten Akın şiiriyle bu melodinin birbirleri üzerine oturduğunu fark ederek, Gülten Akın’ın kitabını eline alıp, Deli Kızın Türküsü şiirini açmış. Bülent Özdemir çalarken, o üzerine söylemeye başlamış… “İnanılmazdı” diyor Bülent Özdemir. “Nasıl oldu da o şiirle bu beste cuk diye örtüştü hayretler içinde kaldım. Ama Sezen artık bir şey duyduğu anda onu hemen kendi yazdığı ya da okuduğu herhangi bir sözle, şiirle birleştirebilen acayip bir vizyona sahip. O olmasa kimsenin aklına o şiirin bu şarkı olabileceği gelmezdi” diye anlatıyor.
Bu ilk besteden sonra, aranjörlük ve prodüktörlüğe de başlıyor Bülent Özdemir. Yıldız Tilbe’nin ilk albümünün hem aranjörü, hem müzik direktörü; hem de Sana Değer, Hoşça Kal, Çizilmemiş Resim isimli şarkıların bestecisidir… Hazal’ın da ilk albümünde aranjör ve besteci (Bozuyorum Yeminimi, Sevdalım) olarak emeği vardır. Niran Ünsal, Zeynep, Linet, Cenk Eren gibi isimlerle de çalışmıştır.
Bülent Özdemir’i aslında tanımayan yok. Bu köşe yazısı sayesinde onunla yeni tanıştığını sanan okurlarımız da aslında yanılıyorlar. Siz onu çooook yakından tanıyorsunuz. Yukarıdaki şarkılar hadi size hiç değmedi diyelim. Hadi garip bir tesadüf oldu ve bir şekilde duymadınız. Ama aşağıdakilerden kurtuluşunuz yok. İddia ediyorum en az 3 tanesinin nakaratını mırıldanabilirsiniz…
Sezen Aksu – Deli Kızın Türküsü, Kınalı Kuzum
Ajda Pekkan – Senden Sonra Tufan, Amazon
Nilüfer – Hüzün
Nükhet Duru – Uslandım Artık
Sibel Can – Lale Devri, Benim Yerime de Sev, Gel Kıyma
Aşkın Nur Yengi – Siyah Beyaz
Ferhat Göçer – Cennet, Sen Söyle Hayat, Hançer
Ebru Gündeş – Kaçak
Işın Karaca – Kalp Tanrı’ya Emanet
Demet Sağıroğlu – Sus Söyleme, Affetme Kendini, Ben Anneme Çekmişim